Bozkurt NET{ Bozkurt NET
  Tıklayın kayıtlı kullanıcı olun
Ana sayfa ::Hasabınız :: Forumlar :: Makaleler :: İndir :: İletişim :: KURALLAR
alt1 alt1 alt1
alt1 alt1
alt1
Atatürk
Başbug
Atsız´ın Mektupları
Bozkurt
Tarihte Türkler
Osmanlı Sultanları
3 Mayis
Türk İslam Ülküsü
Ülkücü Hareket
İslam
Türk Büyükleri
12 Eylül
Dokuz Işık
Kızıl Elma
Doğu Türkistan
Türk Dünyası
Şiirler ve Marşlar
Ülkücü Şehitler
Ülkücüye Mektuplar
Sorular ve Cevaplar
Komünizm
Videolar
Müzikler
Postakartı

alt1 alt1
alt1
 Haber :
 Haber Ekle
 Haber Arşivi
 Arama
 Konular
 Baskıya hazırla
 Üyeler :
 Hesabınız
 Günlük
 Üye Listesi
 Özel İletiler
 ICQ Servisi
 Servisler :
 Kur'an-ı Kerim Meali
 Resim Galerisi
 E-Kart
 Dosyalar
 Müzikli Postakartı
 Cep Melodileri
 İletişim :
 Forumlar
 Bozkurtlar 100
 Bize Ulaşın
 Bizi Önerin
 Dökümantasyon :
 Makaleler
 Fikir ve Tarih Dünyası
 Kısa Nükteler
 Şairler ve Şiirler
 İzlenimler
 Ansiklopedi
 Dosyalar
 Dosya Ekle
 Popüler
 İlk 10
 Bağlantılar
 

alt1 alt1
alt1

alt1 alt1
alt1

alt1 alt1
alt1
AB'YE HAYIR

alt1 alt1
alt1
Makaleler
·Meluncanlar ve Biz
·Türk Tarihi ve Türk Adı
·Amerikan Genç Hristiyanlar Cemiyeti (Y.M.C.A.) ve Amerikan Kolejleri
·SEVR YASALARI MECLİS’TEN GEÇİRİLEREK TÜRKİYE YENİ BİR KURTULUŞ SAVAŞINA BAŞLAMAK MECBURİYETİNDE BIRAKILDI!
·ABD, Alenî Bir Düşman Haline Gelmiştir!
·Dedelerimiz Oğuzlar Çıkmış Yola Aral Kıyısından
·Avrupa Birliğine neden hayır.. Jeopolitik Yaklaşım
·Noel Üzerine
·Gümrük Birliği Anlaşmasının Anayasanın Başlangıç Kısmına Aykırılığı -1-
·Siyasi Konjonktürde Irak Türkmenleri
·Gümrük Birliği Anlaşmasının Anayasanın Başlangıç Kısmına Aykırılığı -2-
·Kıbrıs'ın Türkiyesiz AB üyeliği mümkün mü?
·Avrupa Birliği ve Kıbrıs Konusu
·Internet mi, İnternet mi?
·DİLDE, FİKİRDE, İŞTE BİRLİK (Gaspıralı ve Türkistan)
·İSMAİL GASPIRALI'NIN FİKİRLERİ
·Türkler ve İslamiyet
·Alparslan Türkeş'in Din Anlayışı ve İslama Bakışı
·Gök Tanrı
·Şamanizm Meselesi
·Ruhban Okulu neden açılmamalı?
·Ruhban Okulu
·Çanakkale Savaşları
·Türk Kültüründe Nevruz ve Milli Birlik-Beraberlik
· Sovyetler Birliği’nin Çöküşü ve Yeni Rusya Çeçen Mücadelesi
·Türkçenin Anadil Olarak Dünyadaki Yeri
·Masonların Kirli İşleri
·Gümrük birliği mi; sömürge antlaşması mı?
·17 Ağustos 1999 Depremi ve gizlenen gerçekler

alt1 alt1
alt1

alt1 alt1
alt1

alt1
Bozkurt NET :: Başlığı Görüntüle - Bahçeli'den ilk değerlendirme: Oylarımızı yükselttik.
  Link 1Ana sayfa | Link 2
Arama       


Bozkurt NET
Bozkurtların Yuvası
 

Forumlar Gruplar Gruplar Hesap Aç Oturum Aç  

  

Yeni Başlık Gönder   Cevap Gönder 1. sayfa (Toplam 1 sayfa)
« Önceki başlık :: Sonraki başlık »  
Yazar İleti
Delikanli66
Kıdemli Üye
Kıdemli Üye



Kayıt: Apr 08, 2004
İletiler: 1042

İletiTarih: Pts Mar 30, 2009 4:46 am    ileti konusu: Bahçeli'den ilk değerlendirme: Oylarımızı yükselttik. Alıntıyla Cevap Gönder

Şu ana kadar açıklanan seçim sonuçlarını değerlendiren MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Bütün bu olumsuzluklara rağmen 29 Mart Mahalli İdareler Genel Seçimleri, Milliyetçi Hareket Partisi açısından başarılı geçmiş, partimiz ülke genelinde oy oranını ve belediye başkanlığı sayısını yükselterek bu demokratik sınavdan güçlenerek çıkmıştır." dedi.

MHP Liderinin yaptığı yazılı açıklama şu şekilde:


Mahalli İdareler Seçiminin kesin olmayan sonuçları ortaya çıkmaya başlamıştır.

Adalet ve Kalkınma Partisi'nin kamu imkânlarını alabildiğine kullandığı, istismar ve nezaketsizliğin doruğa çıktığı, üslubun çirkinleştiği bir seçim dönemi sonunda aziz milletimiz sandık başına gitmiştir.

Seçim propagandaları döneminde, tek başına iktidar gücünü ve emrindeki devlet kadrolarını kendi siyasi ikbali için kullanmaktan çekinmeyen hükümetin, kamuoyunu sürekli yönlendirme çabasında olduğu bilinen bir gerçektir.

Yandaş medya unsurlarına kadar uzanan karartma, dayatma ve yönlendirmelerin seçmenin eğilimlerine nispeten yansıdığı anlaşılmaktadır.

Bütün bu olumsuzluklara rağmen 29 Mart Mahalli İdareler Genel Seçimleri, Milliyetçi Hareket Partisi açısından başarılı geçmiş, partimiz ülke genelinde oy oranını ve belediye başkanlığı sayısını yükselterek bu demokratik sınavdan güçlenerek çıkmıştır.

Ülkeyi dar boğaza sürükleyen siyasetçilere ders verilmesi için bir fırsat olarak gördüğümüz bu seçimin bir başka sonucu ise ülkemizi altı yıl dört aydır yöneten iktidar partisinin ciddi sayılacak bir kayba uğramış olmasıdır.

Adalet ve Kalkınma Partisi yönetimi bu sonucu doğru okumalı, Türkiye'nin bekası ve esenliği ile milletimizin huzur ve refahı için bundan sonra uygulayacakları politikalarda milletimizin uyarısını dikkate almalıdır.

Milletimizin yanılmaz sağduyusuna güvenerek, sandığın verdiği siyasi mesajları başta iktidar partisi olmak üzere her parti ve siyaset kurumu iyi değerlendirmeli ve yeni dönemde siyasete daha çok uzlaşma, daha fazla işbirliği ve karşılıklı saygı hakim olmalıdır.

Milliyetçi Hareket Partisi, milletinin kendisine verdiği yetki ve destek ile gösterdiği teveccühle yeni bir görev ve sorumluluk üstlenmiş olup bunun gereğini milli menfaatler doğrultusunda daha etkili ve kararlı bir muhalefet anlayışıyla yerine getirecektir.

Mahalli İdareler Genel Seçimleri süresinde partimizin yükselişi yolunda var gücüyle çalışan, milletimizle kucaklaşan, bütün imkânlarını seferber eden aziz teşkilat mensuplarımıza, adaylarımıza ve dava arkadaşlarımıza fedakârca çalışmalarından dolayı teşekkür ediyorum.

Milliyetçi Hareket Partisi'ne ve değerli adaylarına destek olmuş bütün vatandaşlarıma sevgi ve saygılarımı sunuyorum.

Sonuçların milletimize, demokrasimize ve partimize hayırlı olmasını Cenab-ı Allah'tan diliyorum.


EtikHaber.
http://www.etikhaber.com/content/view/73935/28/
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder
kadir45
Site Yöneticisi
Site Yöneticisi



Kayıt: Jun 03, 2004
İletiler: 3100

İletiTarih: Sal Mar 31, 2009 3:10 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

Altemur kılıc dan alıntıdır:
Alıntı:
Bu derslerden, uyarılardan en önemlisi, Güneydoğu’da DTP’nin yükselişi! Bu “yükselişi”, sadece AKP’ye karşı başarı olarak yorumlamak yanlış olacaktır. Gerçek şudur; bu, “etnik Kürt milliyetçiliğinin” zaferidir! Bırakılırsa “eyalet sistemine”, oradan da Büyük Kürdistan’a kadar “yolu” vardır. Burada da, ciddi olarak düşünülmesi gerekir: “Kürdistan” diyerek, -devlet televizyonunda Kürtçe yayınları başlatarak- sonunda, PKK’yı, kurulacak “barış masasına” buyur ederek, Kürt “etnik milliyetçiliğine” tavizler vermek, üniter Türk devleti açısından çıkar yol mudur?

Evet;ustad da bizimle ayni görüşü paylaşıyor.Seçim zaferini asıl kazanan
bölücülük dür.Dincilik biraz geriler gibi göründü ise de;aslında onun gerilemesi,bölücülerin,yoğun oldukları yerlerde desteklerini akepe den çekmiş olmalarıdır.Dinciler ile bölücüler nasıl birlik de hareket ediyorlar
işte ispatı.Çünkü gerektiğinde oyları biribirine ekliyorlar.Kaldı ki pkk,bölge halkının tamamını kendine çekebilmek için
dini de kullanmaya başlamıştır.Elinde Kuran,meydanlarda boy gösteren kızıl imamlar işbaşındadır.
Bu bakımdan seçimin galibi bölücülük,mağlubu da Türk milliyetçiliği dedik.
Ve bunun için çok üzgünüm.
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder E-Posta gönder
Eylul_Cicegi
Yeni Üye
Yeni Üye



Kayıt: Mar 03, 2009
İletiler: 11

İletiTarih: Çar Nis 01, 2009 1:23 pm    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

Esas Bölücülüğü AKP Yaptı

MHP'nin Manisa zaferini hazmedemeyen Bülent Arınç'a, Bayram Laçalar'dan "bölücü" cevabı.

MHP'nin büyük sürpriz yapıp seçimi kazandığı Manisa'da, TBMM eski Başkanı Bülent Arınç'ın sözleri polemik yarattı. MHP İl Başkanı Mesut Bayram Laçalar, Arınç'ın "Seçimde karşımızda blok bulduk, oy anlamında bölücülük yapıldı" sözlerine, "Biz Manisa'da bölücülük yapmadık. Esas bölücülüğü AKP yaptı. Vatandaş da cevabını verdi" karşılığını verdi.
Basın toplantısı düzenleyen MHP İl Başkanı Mesut Bayram Laçalar, TBMM eski Başkanı ve Manisa AKP Milletvekili Bülent Arınç'ın seçim sonrasındaki ifadelerini değerlendirdi. Arınç'ın "Seçimde karşımızda blok bulduk, oy anlamında bölücülük yapıldı" sözlerine tepki gösteren MHP'li Laçalar, "Siyaseti iyi bildiğini sandığımız TBMM eski Başkanı'nın açıklamaları üzüntü vericidir" dedi.

Laçalar, çok güzel bir seçim dönemi geçirdiklerini, hiçbir partiye cevap vermeden işlerini bakıp mutlu sona ulaştıklarını belirtirken, "Biz hizmet yarışı yapmak istiyoruz. Manisalılar bizi seçti. Şimdi 5 yıl Manisa'yı yeniden imar etmenin, Manisalı'yı mutlu etmenin işine koşacağız. Tüm Manisalılar'ın MHP'li Manisa Belediyesi'nden memnun olmaları için çalışacağız. Artık bize oy veren veya vermeyen tüm Manisalılar'ın belediyesiyiz" dedi.

AKP'lilerin seçim sürecince kenar mahallelere giderek, "MHP iktidara gelirse sizleri vagonlara bindirip memleketlerinize gönderecek. Belediyeden içeri giremeyeceksiniz" diyerek aleyhlerinde propaganda yaptığını ileri süren MHP'li Laçalar, şöyle devam etti:

"Belediye imkanlarını da seçimi kazanmak için kullandılar. AKP Merkez İlçe Teşkilatı yöneticileri 5 yıl boyunca belediyede çalıştırıldı. Zabıta memurları sivil kıyafetlerle AKP'nin seçim propaganda malzemelerini dağıttı. Sayın Bülent Arınç dün partimizi suçlamış, bölücülük yaptığımızı söylemiş. Eğer bölücülük yapsaydık tüm sandıklardan oy alabilir miydik? 40 yıllık çizgimizle MHP olarak bölücülüğe, ırkçılığa karşı duruyoruz. Biz Manisa'da bölücülük yapmadık. Esas bölücülüğü AKP yaptı. Vatandaş da cevabını verdi. Ayrıca, siyaseti de dine alet etmesinler. Bizler de onlar kadar Müslümanız. Haksızlık karşısında susan dil şeytandır."
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder
hilalugruna1
Amatör Üye
Amatör Üye



Kayıt: Apr 18, 2008
İletiler: 178
Şehir: ERGENEKON

İletiTarih: Per Nis 02, 2009 9:07 am    ileti konusu: Re: Bahçeli'den ilk değerlendirme: Oylarımızı yükselttik. Alıntıyla Cevap Gönder

[quote="Delikanli66"]Şu ana kadar açıklanan seçim sonuçlarını değerlendiren MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Bütün bu olumsuzluklara rağmen 29 Mart Mahalli İdareler Genel Seçimleri, Milliyetçi Hareket Partisi açısından başarılı geçmiş, partimiz ülke genelinde oy oranını ve belediye başkanlığı sayısını yükselterek bu demokratik sınavdan güçlenerek çıkmıştır." dedi.

MHP Liderinin yaptığı yazılı açıklama şu şekilde:


Mahalli İdareler Seçiminin kesin olmayan sonuçları ortaya çıkmaya başlamıştır.

Adalet ve Kalkınma Partisi'nin kamu imkânlarını alabildiğine kullandığı, istismar ve nezaketsizliğin doruğa çıktığı, üslubun çirkinleştiği bir seçim dönemi sonunda aziz milletimiz sandık başına gitmiştir.

Seçim propagandaları döneminde, tek başına iktidar gücünü ve emrindeki devlet kadrolarını kendi siyasi ikbali için kullanmaktan çekinmeyen hükümetin, kamuoyunu sürekli yönlendirme çabasında olduğu bilinen bir gerçektir.

Yandaş medya unsurlarına kadar uzanan karartma, dayatma ve yönlendirmelerin seçmenin eğilimlerine nispeten yansıdığı anlaşılmaktadır.

Bütün bu olumsuzluklara rağmen 29 Mart Mahalli İdareler Genel Seçimleri, Milliyetçi Hareket Partisi açısından başarılı geçmiş, partimiz ülke genelinde oy oranını ve belediye başkanlığı sayısını yükselterek bu demokratik sınavdan güçlenerek çıkmıştır.

Ülkeyi dar boğaza sürükleyen siyasetçilere ders verilmesi için bir fırsat olarak gördüğümüz bu seçimin bir başka sonucu ise ülkemizi altı yıl dört aydır yöneten iktidar partisinin ciddi sayılacak bir kayba uğramış olmasıdır.

Adalet ve Kalkınma Partisi yönetimi bu sonucu doğru okumalı, Türkiye'nin bekası ve esenliği ile milletimizin huzur ve refahı için bundan sonra uygulayacakları politikalarda milletimizin uyarısını dikkate almalıdır.

Milletimizin yanılmaz sağduyusuna güvenerek, sandığın verdiği siyasi mesajları başta iktidar partisi olmak üzere her parti ve siyaset kurumu iyi değerlendirmeli ve yeni dönemde siyasete daha çok uzlaşma, daha fazla işbirliği ve karşılıklı saygı hakim olmalıdır.

Milliyetçi Hareket Partisi, milletinin kendisine verdiği yetki ve destek ile gösterdiği teveccühle yeni bir görev ve sorumluluk üstlenmiş olup bunun gereğini milli menfaatler doğrultusunda daha etkili ve kararlı bir muhalefet anlayışıyla yerine getirecektir.

Mahalli İdareler Genel Seçimleri süresinde partimizin yükselişi yolunda var gücüyle çalışan, milletimizle kucaklaşan, bütün imkânlarını seferber eden aziz teşkilat mensuplarımıza, adaylarımıza ve dava arkadaşlarımıza fedakârca çalışmalarından dolayı teşekkür ediyorum.

Milliyetçi Hareket Partisi'ne ve değerli adaylarına destek olmuş bütün vatandaşlarıma sevgi ve saygılarımı sunuyorum.

Sonuçların milletimize, demokrasimize ve partimize hayırlı olmasını Cenab-ı Allah'tan diliyorum.

[quote]

BÜYÜK YÜREKLER BÜYÜK SEVDALAR TAŞIR.

Türk siyasal tarihi, 9 Şubat 1969’dan bu yana siyaset biliminin klasik kalıpları içerisinde değerlendirilemeyecek kadar sıra dışı bir mücadeleye sahne oldu.

Yukarıdaki tarih Milliyetçi Hareket Partisi’nin kuruluş tarihidir. Söz konusu mücadele de Türk Milliyetçiliği’nin siyasal alandaki temsilcisi olan Milliyetçi Hareket Partisi’nin mücadelesidir.

Kurulduğu günden bu yana tek başına iktidar olma şansını yakalamamış olan bir siyasal hareketin kırk sene sonunda Türkiye’nin en büyük üç siyasi partisinden biri olarak varlığını devam ettirmesi sıra dışıdır. Bu kırk sene boyunca tek başına iktidar olmuş partilerden hiç birinin artık varlığını sürdürmüyor oluşu göz önüne alındığında sıra dışı tanımımız daha da belirginleşecektir.

Bir tarafta tek başına iktidar gücünü yakalayıp varlığını koruyamayan partiler, diğer yanda tek başına iktidar şansı bulamamış ancak varlığını güçlü bir şekilde devam ettiren Milliyetçi Hareket. İşte bu da siyaset bilimin klasik kalıpları içinde değerlendirilemeyeceğini düşündüğümüz husustur.

Siyasi başarıyı sadece iktidar olmaya/kalmaya endeksleyen bir anlayışın MHP’nin mücadelesini tam manasıyla kavraması mümkün değildir. Şüphesiz ki MHP’nin tek başına iktidar olmak hedefi vardır. Lakin MHP’nin varlık nedeni, daima iktidar olmak ya da daima iktidarda kalmak olarak açıklanamaz. Şayet böyle olsaydı, kırk sene sonunda bugün MHP’nin varlığını sürdürmüyor olması gerekirdi.

İktidar ve ikbal arayan kişilerin mensubu olduğu partilerin yaşam sürelerinin on seneyi aşamadığı yakın geçmişimizdeki örneklerle ispatlanmıştır.

Öyleyse nedir MHP’nin sıra dışı mücadelesinin ve varlığını sürdürmesinin sırrı?

Bize göre bunun nedeni Milliyetçi Hareket’in mensuplarının yani Türk Milliyetçileri’nin fikirlerine, teşkilatlarına ve liderlerine yürekten bağlı oluşlarıdır.

Darlıkları genişliğe, zorlukları kolaylığa, karanlıkları aydınlığa tebdil eden işte bu yürekten bağdır.

Ve, kırk senedir MHP’lilerin onurlu ve saygın bir kimliği varsa nedeni yine aynı bağdır.

Hiçbir siyasal hareket yoktur ki, MHP kadar haksızlığa uğrasın, MHP kadar iftiraya uğrasın, MHP kadar ihanete uğrasın ve yine hiçbir siyasal hareket yoktur ki bunca saldırıya rağmen ilkelerinden/değerlerinden taviz vermeden yürüyüşüne devam edebilsin. Bu ancak büyük bir sevda ile başarılabilir. Türk Milliyetçileri ülkelerini büyük sevmişlerdir. Aksini iddia etmek vicdansızlık olur.

Milliyetçi Hareket bir fikir, bir misyon, bir sevda hareketidir. Bu fikri, misyonu, sevdayı taşımak herkesin harcı değildir. Nefislerinin esiri olmuş kimseler kendilerini bir çok şekilde tanımlayabilirler ama kesinlikle milliyetçi-ülkücü olamazlar. Çünkü nefisle-fikir; nefisle-misyon; nefisle-sevda bir arada bulunmaz.

MHP, istismar siyasetine, teslimiyet anlayışına, kamplaşma politikasına karşıdır. Bölen değil birleştiren, küstüren değil barıştıran, kıran değil gönül alan bir anlayışı savunur.

Teslim olan değil direnen bir geleneğin takipçisidir. Bu anlamda MHP’nin varlığı Washington, Brüksel, Tel Aviv ve diğer küresel merkezlerde şekillenen siyasete karşı milli ve onurlu bir duruşu temsil eder. Bu duruşu fark ve idrak eden herkesin buluşma adresi MHP’nin büyük çatısıdır.

MHP’nin gücü, bu ülkenin asla bölünemeyeceğini, asla sömürgeleştirilemeyeceğini ve bin yıllık kardeşliğinin asla bozulamayacağının işaretidir. Dolayısıyla MHP’yi güçlü kılmak Türkiye’yi güçlü kılmaktır.

MHP’nin gücü, bu ülkeyi yandaşlar ve hanedanlar eliyle soyanlardan hesap sorulacağının işaretidir. Dolayısıyla MHP’yi güçlü kılmak Türkiye’yi müreffeh kılmaktır.

MHP’nin gücü, bu ülkenin namuslu ve vatansever insanlarının yalnız olmadığının işaretidir. Dolayısıyla MHP’yi güçlü kılmak Türkiye’yi huzurlu kılmaktır.
UGUR TARHAN

BÜYÜK YÜREKLER BÜYÜK SEVDALAR TAŞIR.
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder
Gokcebala
Amatör Üye
Amatör Üye



Kayıt: Dec 20, 2008
İletiler: 172

İletiTarih: Pts Nis 06, 2009 10:38 am    ileti konusu: Alıntıyla Cevap Gönder

Rahmetli Başbuğumuz Alparslan Türkeş Bey, tarihte örneklerine pek sık rastlamayan müstesna şahsiyetlerden biridir. Karizmatik lider bilge lider tarihi şahsiyet gibi sıfatlar muhterem liderimizi anlatmakta kullanılan başlıca sıfatlar olarak Türk milleti tarafından benimsenmiş ve kabul görmüştür. Tarihi geleneğimiz açısından O'nu en iyi anlatan, tanımlayan sıfat ise Başbuğ olmuştur.

Türkeş Bey, Türk dünyasının Başbuğu unvanını, sahip olduğu meziyetler ve yerine getirdiği hizmetler açısından bakıldığında en çok hak eden tarihi bir şahsiyettir. Bu değerlendirmeyi er ya da geç dost düşman herkes yapınıştır.Başbuğumuzun bu sıfatları kazanışı ile Milliyetçi Hareketin tarihi paralel bir çizgiye sahiptir? Çünkü O'nun hayatı ile Türk milliyetçiliğinin yarını yüzyılı aşkın dönemi tamamen özdeşleşmiş iç içe geçmiştir.
Bilge lider ya da tarihi şahsiyet kavramı, her şahsiyet gibi kendi milletinden ve içinde yaşadığı çağdan bir şeyler alan, ama diğerlerinden farklı olarak milletinin gelişimine, çağının akışına bir şeyler katan, kısaca tarihe damgasını vuran insanları anlatan bir kavramdır. Bundan sonra tarih, O şahsiyetten bir şeyler alarak O'nun fikrinin, alın terinin izlerini taşımaya başlar.

Dünyada hiçbir büyük ve önemli bir iş yüreği ülke sevdasıyla yanıp tutuşmayan, hiç cefa çekmemiş ve inanmadığı şeyler savunmuş politikacılarca başarılmış değildir. Büyük davalar, tehlikelere ve zorluklara cesaretle göğüs geren ömrü boyunca, yılmamış, inançlı ve azimli insanların liderliği altında başlamış ve başarılmıştır.

Tarihi şahsiyetleri ya da büyük liderleri ortaya çıkartan dinamikler nelerdir? Onların ortaya çıkışları sahip oldukları meziyetler ile tarih şartlarını buluşmasıyla mümkün olmaktadır. Bu meziyetler vasıflar nelerdir? En başta basiret, inanç, azim, bilgi cesaret direnç ve kararlılık gibi önemli özellikleri şahsiyetlerinde barındıran insanlar gerçek anlamında lider olabilirler.

Bu insanlar, yeteneklerini ideallerini gerçekleştirme yolunda ortaya koymaya, yani kuvveden fiile geçirmeye başladıklarında varlıklarını hissettirmiş olurlar. Bunu takiben halk ile diyalog kurmaları ve kadrolarını yetiştirmeleriyle birlikte ağırlıklarını ve farklılıklarını kabul ettirmeye başlarlar.

Artık onlar gerçek birer liderdir. Zamanla bu sıfat, gelişmelere bağlı olarak tarihi şahsiyet karizmatik lider önder gibi sıfatlara dönüşür. Kısacası tarihi şartlar ve gelişmelerle liderlik vasıflarına sahip insanlar bir araya geldiğinde, büyük ve önemli liderler ortaya çıkar.

Rahmetli Başbuğumuzun ömrünü yarım asrı aşkın son bölümü, Türk milliyetçiliği hareketinin yaşadığı sorunlarla, gelişmelerle paralel bir seyir takip etmiştir. Hakk'ın rahmetine kavuştuğu son ana kadar da davasına yani Türk milletine ve Türk dünyasına hizmet etmeye devam etmiştir. 1944 yılında zamanın siyasi iktidarının rüzgara göre yön değiştiren zihniyetinin bir sonucu olarak uygulanan baskı ve zulümlerden 1997 yılının Nisanına kadar uzanan kararlı milliyetçilik mücadelesi, hayatını ülkesine ve milletine adamışlığın çok önemli ve güzel örneklerini ortaya koymuş olması, Başbuğumuzun siyasi kişiliğinin en kısa ve özlü ifadesidir.

Türk milliyetçileri, 1944 girdabından yüz akıyla çıktıktan sonra, 1940'lı yılların ikinci yarısını ve 1950'lerin başlarını toparlanma ve dayanışma çabalarıyla geçirmiştir. Türk milliyetçileri ikinci tırpanı bu dönemde Demokrat Parti yönetiminden yemiştir. İşte bütün bu olayları 've sorunları çok iyi okuyan rahmetli liderimiz, 1960'lı yıllardaki gelişmeleri de dikkate alarak Türk milliyetçiliği Hareketine yeni bir ivme ve boyut kazandırmıştır. 1960'ların ikinci yarısı, hem Türk milliyetçileri hem Türk devletçiliği hem de Türk demokrasi tarihinde önemli bir dönüm noktasıdır. Çünkü bu dönem, Türk dünyasının Başbuğunun ve Milliyetçi Hareket Partisi'nin doğuşuna sahne olan bir dönemdir.
1960'lı yılların başından itibaren Türkiye'de, büyük bir çoğunluğu Rus emperyalizminin doğrudan ya da dolaylı olarak uzantısı pozisyonunda olan sol hareketlerin canlanışına ve hızlı bir şekilde güçlenmesine şahit olunmuştur. Buna karşılık, kendini sağcı olarak tanımlayan siyasi partiler ve gruplar ise, hem aralarında hem de içlerinde sürekli didişen bir yapıya sahipti.

Türk milliyetçilerinin hali de çeşitli dergiler ve dernekler etrafında kümelenmiş çok dağınık, arayış psikolojisinin hakim olduğu bir manzarayı andırıyordu. Alparslan Türkeş Bey'in 1964 yılında siyasete doğrudan girmesiyle başlayıp, 1969 yılında tamamlanan süreçte ise, Türk milliyetçiliği davası derlenip toparlanmaya, daha doktriner bir hüviyet kazanmaya başlamış, kendi özgün ve dinamik siyasi partisine kavuşmuştur.

Bu süreç, dağınık, siyasi etkinliği çok zayıf ve öz güven bunalımı yaşayan bir camianın varlığını çok iyi gözlemleyen, Türk milletinin yeni bir dirlik, birlik ve kalkınma hamlesine ihtiyacı olduğunu hisseden siyasi iradenin inancın, kararlılığın ürünüdür. Yani Merhum Liderimiz Alparslan Türkeş'in önderliğindeki kadronun iradesinin ve çabalarının eseridir.
Kendilerinin veciz bir şekilde ifade ettiği gibi, milliyetçi-ülkücü hareket, büyük ve güçlü Türkiye'nin mimarı olarak doğmuş ve gelişmiştir. Türk milliyetçiliği hareketinin yeniden yapılandırılması aşamasını bütün milliyetçilerin, vatanseverlerin, bütün dağınık parçaların bir araya getirilmesi ile fikri alt yapının geliştirilmesi ve projelerin ortaya konması aşaması izlemiştir.

Tabii bütün bu aşamalar, çok zorlu ve uzun soluklu bir mücadeleyi, ilmik ilmik örülme anlamında zahmetli çabaları ifade etmektedir. Çünkü Türk milliyetçileri önlerine çıkartılan bir çok engeli aşmak, yoğun karalama kampanyalarını göğüslemek için olağan üstü çabalar sarf etmek zorunda kalmışlardı? Türk milliyetçiliği davasının doğrudan siyasi alana taşıdığı yani rahmetli Başbuğumuzun Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisi'nin genel başkanı seçildiği günden itibaren başta faşizm olmak üzere sürekli eleştiriler yöneltilmesi, Türk gençliğinin çeşitli oyunların içine çekilmeye çalışılması Milliyetçi Hareket'in gelişimini etkilemiştir.

İşte Milliyetçi-Ülkücü hareket bir tarâftan bu tür karalama kampanyalarıyla ve terör belasıyla uğraşmak, bir tarafta da dünya ve ülke sorunlarıyla ilgilenmek, çözümler üretmek durumunda kalmış, siyasi hayatın gereklerini yerine getirmeye çalışmıştır.

Bu mücadelenin bir de imkansızlar içinde yürütüldüğü düşünüldüğünde, anlamı önemi ve büyüklüğü daha iyi anlaşılmaktadır.Milliyetçi Hareket Partisi böyle bir zorlu mücadele geleneğine ve olumsuzluklara rağmen, iktidar ortağı olduğu zamanlarda ülkeye hizmet etmenin en iyi örneklerini sergilemekten de geri kalmamıştır. Türkiye Büyük Millet Meclisi'ndeki MHP, ciddiyet çalışkanlık ve ülke çıkarıyla özdeşleştirilir olmuştur. Bu dönemde yine gençliğin yıkıcı ve bölücü fıkirlere kapılmamasında kültürel yabancılaşma hastalığına yakalanmalarında kalkan işlevi görmüştür.
Alparslan Türkeş Bey'in önderliğindeki Milliyetçi Hareket, bu tarihi görevini, genç nüfusun milli ve manevi değerlerle donanmış idealist bir gençlik olarak yetişmesini sağlayarak yerine getirmiştir. Türk Milliyetçileri, 12 Eylül 1980 sonrasındaki üç yılı kapsayan askeri yönetim döneminde de her türlü baskıyla karşı karşıya kalmış ve MHP kapatılmıştır. Aynı göğüs germe zorunda kalınmıştır.

Ancak, Milliyetçi Hareket kısa süre içinde Türkiye'nin ve Türk dünyasının tekrar parlayan yıldızı olmayı başarmıştır.Haksız eleştirilere karşı koyarak, her sınavdan yüz akıyla çıkmak kısacası zorlu ama onurlu bir mücadele destanı yazmak, ancak haklı ve güçlü davalara sahip siyasi hareketlere nasip olur.

Yine hiçbir siyasi hareketin , bilge bir şahsiyete karizmatik bir lidere sahip olınadan bu kadar zorlu ve uzun bir mücadeleyi sürdürebilmesi mümkün değildir. Bugün Milliyetçi Hareket Partisi, dimdik ve güçlü şekilde ayakta durmakta. Türk Milletinin yegane ümidi haline gelmiş bulunmaktadır.

Dr. Devlet BAHÇELİ
MHP Genel Başkanı
ORTADOĞU ALİNTİ
Kullanıcı bilgilerini göster Kişisel ileti gönder
Yeni Başlık Gönder   Cevap Gönder 1. sayfa (Toplam 1 sayfa)

  


 
Forum Seçin:  
Bu forumda yeni konular açamazsınız
Bu forumdaki iletilere cevap veremezsiniz
Bu forumdaki iletilerinizi değiştiremezsiniz
Bu forumdaki iletilerinizisilemezsiniz
Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız


Powered by phpBB © 2001, 2005 phpBB

alt1
1998-2007 Bozkurt NET
alt1
1998-2010 BOZKURT NET
--------------------------------------
Web sitemiz PHP-Nuke (© 2003) kodlarına sahiptir. PHP-Nuke GNU/GPL lisansı altında dağıtılan ücretsiz yazılımdır.
alt1