Bozkurt NET

[cCcBilgecCc]

Gazze'ye giden yardım gemilerine İsrail askerleri helikopterlerden indi ve ateş açtı, saldırıdan sonra gemilerle irtibat koptu.

Gazze'ye giden yardım gemilerine İsrail askerleri helikopterlerden indi ve ateş açtı, saldırıdan sonra gemilerle irtibat koptu. Operasyonda 2 kişi öldü, 30 yaralı var ancak İsrail televizyonları en az 16 kişinin öldüğünü duyurdu.

Yardım gemileri dün Kıbrıs açıklarından yola çıktıklarında Gazze'de heyecanlı bekleyiş vardı. Gazze limanı Türk bayraklarıyla süslenmişti, teknelere İsrail tarafından öldürülen Filistinlilerin resminin bulunduğu balonlar da asılmıştı. Filistinliler yardım taşıyan filoyu dört gözle bekliyordu, bando bile son hazırlıklarını yapmıştı.

Ancak beklenen olmadı. İsrail gemileri yol boyunca sürekli taciz etti, daha önce gemilere el koyarak içindekileri gözaltına alacağını açıklamıştı fakat İsrail kimsenin beklemediğini yaptı. Gece saat 04.30'da İsrail ordusu yardım filosuna operasyon düzenledi.

İsrail sularına 70 mil açıkta gerçekleşen saldırıda askerler helikopterlerden gemilere indirme yaptı ve silah kullandı.

Televizyonlara yansıyan görüntülerde bir helikopterden bazı askerlerin ellerinde silahla iple sallanarak gemiye indiği ve geminin iç taraflarına geçtiği görüldü.

Askerler gerçek mermilerle ateş açtı, 2 kişi yaşamını, 30 kişi yaralandı. İsrail televizyonları ise operasyonda en az 10 kişinin öldüğünü duyurdu. Ardından gelen haberlerde ise ölü sayısının 16'ya çıktığı açıklandı.

GEMİLERLE İRTİBAT KESİLDİ

Daha önce insani yardım filosundaki gemilerden sadece ''Mavi Marmara'' gemisiyle bağlantı kurulabilirken, şu an bu gemi ile de bir bağlantı kurulamıyor.

İSRAİL BÜYÜKELÇİSİ DIŞİŞLERİNE ÇAĞRILDI

Gelişmeler üzerine Ankara'da da hareketli saatler yaşandı. İsrail'in Ankara Büyükelçisi Gabi Levi Dışişleri Bakanlığı'na çağrıldı.

Levi'ye, Türkiye'nin tepkisinin en sert şekilde ileticeği öğrenildi. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, gelişmelerle ilgili Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Başbakan Tayyip Erdoğan'a bilgi veriyor.

Dışişleri Bakanlığının, kısa bir süre içinde olayla ilgili bir açıklama yapması bekleniyor.

GEMİLERDE TÜRK MİLLETVEKİLİ DE VAR

Gemilerden birinde İsveç Meclisi'nde bulunan Türk Milletvekili Mehmet Kaplan da bulunuyor. Mehmet Kaplan'ın İsveç'te yaşayan ailesi ve yakınları, İsrail'in gemilere müdahale etmesinden sonra Kaplan ile telefon görüşmesi yapamadıklarını bildirdi.

Kaplan'ın, İsveç Çevre Partisi ile telefon görüşmesi yaparak İsrail askerlerinin gemilere müdahale etmeye başladığını ve gemilere girdiklerini haber verdiği öğrenildi.

Gazze'ye giden yardım filosundaki 6 gemiden 3'ünde insani yardım malzemesi, 3'ünde ise çeşitli ülkelerden yaklaşık 700 insani yardım gönüllüsü bulunuyor. Yardım gönüllüleri arasında 1976 Nobel Barış Ödülü sahibi Kuzey İrlandalı Mairead Corrigan Maguire, yaşlı bir soykırım tanığı, Avrupa ülkelerinden milletvekilleri ve gazeteciler de yer alıyor.
.

http://www.etikhaber.com/content/view/87598/38/
.........


Afkanistanda rasit dostumu kullanarak ,hukumetimizin basindaki(makamlarina saygim sonsuz kisilikleri hakkinda herseyi diyebilirim ben vatandasim)mahlukatlarin istegi dorultusunda amerikaya yardim edildi.afganistan siyonistlere teslim edildi,
.
birlesmis milletlerden yardim istedi biz bakamiyoruz lutfen koruma altina alin dedigi ne oldugu belli olmayan pesmergeleri ,(misafir ettigimiz misafirhanelerin kapisini penceresini sokerek goturduler) ,koruma yalaniyla irak (mezarinda ters donsun) turgut ozal yuzunden teslim edildi.
.
Mister sayin rte siyonist lerin planinda hangi ulke var?siz hangi ulkeyi elegecirmeleri icin kuklalik yapiyorsunuz?
.
Bu dilipak, kisiliksiz ,canakkale sehitlerimize bile saygisi olmayan sakalli keci ,vs onun gibilerin boyle bir harekete simdilik gecilmesine musade edilmemeliydi,en azindan diplomatik girisimlerde bulunulmaliydi,musade alinmadiginda bazi risklerin olacagini ,hukumetimizi ve devletimizi zor durumda bikacak hareketlerden kacinilmasi gerektigini soylenmeliydi iletilmeliydi bu donmelere, kim emir verdiki bunlar gitti oraya?,hukumet yetkililerinden izin alinmadan asla o girisimde bulunamazdi bu soytarilar.
...................
Yillar once !?
Nasilki egede tatbikat yaparken siyonist usagi genaralin emriyle gemimiz bombalanmis sehit vermisdik,ortbas edildi.
..
Bu hukumette ozamanki hukumetten daha akilli deyil dahada beter bu salaklarin yaptiklari yazmakla bitecek gibi deyil!

....
CNN tv de bi programda amerikan iti oldugu alanen acik olan bi yorumcu,TURKIYE ne yapacak ,bir iki siyasiler atesli konusmalar yapar,halkin sakinlesmesini bekler.konsolosu TURKIYE ye cagirir,bir iki hafta sonra konsolos geri doner ,yada muhtelemen istifa eder baska biri konsolos atanir,sonrasinda hersey eskisinden oldugu gibi devam eder demisdi,aynende oyle oldu,bizler delirdik evlerimizde tabiki o baska bir konu,
..
Benim anladigim kadariyla olay sulandirilmaya calisiliyor gene,,karizmatik keci arinc ,yada bazi artisler bizleri sakinlestirmeye calisiyorlar,. bu keciler basimizda oldugu surece hic bir sey yapmayacaklar,eskiden oldugu gibi bir iki atip tutacaklar,yaralilar TURKIYE YE donecek oluler de,dualar okuyup aglayacagiz.sonrasinda mister donme bi laf atar ortaliga ,muhalefet musvetteleri ve bizler misterin dedigi lafla gunlerce oyalanilir,malesef unutturulur bu konu.basimiza bit atilir bizlerde basimizi kasiyip dururuz.
.
Lanetli milletin yoneticileri vatanimzida olan milletinin israile donmeleri ni istemis,adamlar bize resmen savas ilan etti, fazla hayalcisin diyebilirsiniz, hangi durumda vatandaslarini geri cagirir insan soruyorum sizlere?
.Bayragimiza yapilmis bi saldiri bu ,affedilecek gibi deyil.derhal hukumet bu pisligi temizlemek zorunda,,millet olarak affedecek deyilir bu cirkefligi.
Hala tv lerde konusup duruyor keciler, hergun verdigimiz sehitlerde canimizi cok fena yakmakta, .
artik bu seref yoksunu medya maymunlarinin istifa etmelerini bekliyoruz,ki mecbur istifa etmek zorundalar,
Dikkat ederseniz BOB baskanligi yapmis,mister den hala ses seda yok,bi van minit de bi nota ver bakalim mister ,ama muzik notasi olmasin!., neredesin ey kasimpasa li neden van minit demiyorsun hala neredesin .?!....

[kadir45]

Yeni bir rezalet ile karşı karşı karşıyayız.Gün geçmiyor ki bir rezalet meydana gelmesin ülkemizde.
Olay sürpriz değildir.Geçmişi tenekeli sapık israilin bu haltı yiyeceği belli idi.
Bugüne kadar yaptıkları ,bundan sonra yapacaklarının habercisi idi.
Şimdi şu rezalete bakın ki;hükümet güney amerikalar da gezide,genelkurmay başkanı Mısır da turistik veda ziyaretlerinde,Ankara da devlet yok,işler bülent arınç a bırakılmış,saldım çayıra mevlam kayıra zavallı korumasız gemiler düşman donanması kaynıyan sularda yapayanlız ve korumasız.Koskoca devletin hesabı;İsrail silahsız gemilere saldıramaz,bir şey yapamaz.Nerede b planı,nerede c planı?Saldırdı ne halt edeceksin o zaman?
Var mı bir hazırlık ?Yok.Ciddiyetsiz bülent arınç saat 7.30 da güya toplantı düzenliyor.GECE SAAT KAÇ?oLAY NE ZAMAN OLMUŞ?gECE YARISINI AZ GEÇE?NERDESİNİZ SİZ?
bUNUNLA DA BİTMİYOR.gECE YARISINI AZ GEÇE AŞAĞI YUKARI AYNİ SAATLERDE PKK NIN İTLERİ,İSKENDERUN İKMAL KOMUTANLIĞINA DALGA GEÇER GİBİ ROKETLERLE SALDIRIYORLAR?RASTLANTI MI?HAYIR.HERİFLER RESMEN DALGA GEÇİYORLAR."OTUR OTURDUĞUN YERDE,SEN KENDİ ÜLKENİ,KENDİ ASKERİ BİRLİKLERİNİ KORUMAKTAN ACİZSİN İLETİSİNİ GÖNDERİYORLAR BİZE!
SEN bÖYLE REZİL BİR HALDE,ÇARESİZLİK İÇERİSİNDE NEREYE GİDİYORSUN?ABLUKA YARMAYA!
Allah hepinizin belasını versin ne diyeyim!Ulan alayınız israilin tasmasını takmış,kemiğini yalıyorsunuz ;şimdi sözde israil e hırlayıp elini ısırmaya çalışıyorsunuz!İşte böyle arkanıza tekmeyi yer rezil kepaze olursunuz!
Bizi de kanser eder,verem eder durursunuz.
Türk milleti,Türk devleti rezil edilmiştir.Bir kez daha!Deniz kuvvetlerine taktınız.NEREDEYSE TÜM KOMUTANLARI TOPLAYIP İÇERİ ALDINIZ.HADİ SIKIYORSA GİDİP O İSRAİL DONANMASININ KARŞISINA ÇIKIN DA GÖRELİM.Hangi cemaatin adamı olduğu belli olmayan Dursun Çiçek i oldu olacak denizkuvvetleri komutanı yapın da gidin o israile meydan okuyun görelim!Ne hikmetse deniz kuvvetlerinin tüm elemanları neredeyse içeride,dursun çiçek bir alınıyor bir bırakılıyor!Hadi yapın onu donanma komutanı ne bekliyorsunuz?Donanma komurtanları içeride,amfibi birlik komutanları içeride.kim kaldı dursun çiçek ten başka ortada?
Yahu bu nasıl devlet idaresi,bu nasıl bir rezillik ya?Bir abluka yarmaya gidiyorsun sen.Hepiniz dış gezide.Donanma da teyakkuz hali yok.Sen bu gözü dönmüş salyalı israil köpeğini nasıl korkutacaksın da caydıracaksın?
Bu işe ne halt etmeye giriyorsunuz?O fırıldak bakışlı sinsi sinsi gülen çok bilmiş dışişleri sorumlunuz nerlerde şimdi?Hariciyede adam mı bıraktınız?
Monşer dediniz bilmem ne dediniz,doldurdunuz adamlarınızı da oraya.
Verdiğiniz sözde sahte tepki sanki israilin umurunda.
Siz kim,Türkiye yi lider ülke yapmak kim?Bunlar sizin boyunuzu aşar.Hiçbir ulusal hakkımızı korumayan sizler kim,abluka yarmak kim.Lan abluka böyle mi yarılır?Avrupa nın oynadığı bu tiyatroda sizin ne halt işiniz var?
Ben böyle bir rezalet,maskaralık ne duydum ne işittim.Türkiye yerlerde sürünüyor.Yazıklar olsun.Hepinize,alayınıza o makamlar haram olsun,maaşlarınız haram olsun ne diyeyim!

[Gokcebala]

Bahçeli'den İsrail'e kınama geldi



İsrail'in, Gazze'ye yardım götüren gemisine yapılan saldırının ardınan MHP Lideri Devlet Bahçeli'den İsrail'e kınama gelirken, hükümetin sert bir karşılık vermesi gerektiğini söyledi.


Bahçeli'nin açıklaması şöyle:

Türkiye dün gece yarısından sonra yaşanan iki saldırıyla sarsılmıştır.

Hatay’ın İskendurun ilçesinde Deniz Üs Komutanlığı’na bağlı ikmal birliğine yapılan hain terör saldırılarında 6 askerimiz şehit olmuş, 9 askerimiz de yaralanmıştır.

Bunun yanı sıra Gazze’ye insani yardım malzemesi götüren Türk bayraklı sivil gemilerimiz İsrail’in askeri saldırısına uğramıştır.

Bu saldırı sonucu hayatını kaybeden ve yaralanan vatandaşlarımıza ilişkin bilgiler henüz netlik kazanmamıştır.

Bu iki saldırıyı nefretle kınıyorum.

Şehitlerimize ve hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Cenab-ı Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyorum. Yaraları kardeşlerimize acil şifalar dileklerimi iletiyorum.

Gazze’ye İsrail tarafından uygulanan insanlık dışı abluka altında yaşam savaşı veren Filistinliler’e insani yardım malzemesi götüren gemilere saldırıda bulunulması barbarlıktır.

İsrail’in Türk bayraklı sivil yardım gemilerine uluslararası sularda askeri müdahalede bulunması uluslararası hukuka aykırı, ahlak ve insanlık dışı düşmanca bir saldırıdır.

Bu saldırının anlaşılması, kabul edilmesi ve izahı hiçbir şart altında mümkün değildir.

İsrail’in Türk gemilerine düşmanca saldırısı karşılıksız bırakılmamalıdır.

Türk hükümetinin, Türkiye’ye açıkça düşmanlık ilanı olan bu saldırıya tepkisi geçici ve göstermelik olmamalı, kağıt üzerinde ve sözde kalmamalıdır.

Başbakan Erdoğan’ı Latin Amerika gezisini keserek derhal Türkiye’ye dönmeye ve bu saldırıya karşı etkili, sonuç alıcı ve bu hasmane hareketle orantılı somut tepki göstermeye davet ediyorum.

Bu çerçevede AKP hükümeti;

- İsrail’deki Büyükelçimizi derhal ve süresiz olarak geri çekmeli,

- İsrail’le askeri alandaki ilişkileri ve savunma sanayi işbirliğini kesmeli,

- Uluslararası hukuka ve Birleşmiş Milletler Yasası’na açıkça aykırı olan bu saldırıyı Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ne götürerek İsrail’in en ağır şekilde kınanması için gerekli girişimlerde bulunmalı,

- İsrail’in zorla elinde tuttuğu gemilerimizin süratle iadesi sağlanmalı,

- Bu düşmanca saldırı nedeniyle tazminat dışında İsrail’in Türkiye’den açıkça özür dilemesi için gereken yapılmalıdır.

2023Haber

[Vuslatim]

Cok acayip sert cikar, en yüksek telden kinar ve daha sonra unutur gideriz.


Davos´un acisini nasil cikarttilarsa her cikisin bir acisini yine bizden cikartirlar.


Niye mi!? Kader...


Sen demi kadersin tayyib?

[EgE]

Bizim insanimiz bu olaylardan sonra RTE yi yine kahraman ilan edecektir. Oysa böyle birseyin yasanacagi önceden belliydi ve hicbir önlem alinmadi hatta arkasindan kuru bir kinamadan baska bir tepki verilmedi hükümet tarafindan. Bana kalirsa RTE bu insanlari yem olarak kullandi. En iyi bildikleri isi yapmak istediler. Magduru oynamak ve üzerinden uluslararasi destek elde etmek istediler, Israili köseye sikistirmak istediler. Bunlar Türkiye sinirlari icerisinde yillardir her türlü düzenbazliklar sonrasi magdur politikasina alisik olduklari icin, baska politika bilmedikleri icin bunu sinir ötesindede yapmak istediler ama bu oyunu baskalari yemez ve yemiyor. Tam bir rezalet. O insanlar bana kalirsa yem olarak kullandilar. Saldiri olacagi belliydi. Israil yardim icin gemide bulunanlarin Hamas ve El Kaide ile iliskisi oldugunu ilan ediyor ve bunuda dünya alem biliyor zaten deyip, biz gerekeni yaptik diyorlar. Alda cik isin icinden hadi bakalim. Kimse bu oyunu yemedi ama bizim ülkemizdeki insanlarimiz yine yediler bu AKP oyununu. RTE ne dedi: "Gemide silah yoktu. Israil devlet terörü yapti, simdiye kadar Israilin yaptigi hep yanina kar kaliyor, yetti artik." Vay anasini be, konusmaya bak. 2. van minit gibi(!). Gemide silah olmadiginida biliyor, baya isin icinde bizim Bosbakan. Dedigim gibi yem olarak kullandi o insanlari, magduru oynayip Israili köseye sikistirmak istedi ama plan tutmadi. Tutmayacagida belli olmasi lazimdi ama bunlar orda tutmazsa en azindan burda tutar diye kendi vatandasini gaza getirmis oldu. Hükümet ve Millet el ele Israil vahsetine karsi bir hava estirip üzerinden prim saglamis olacaklar. Hani birsey yaptiklarida yok Israile karsi ama en basit kinama dahi RTE yi kahraman etmeye yetecektir. Ne diyeyim bizim insanimiz böyle oyunlari yemeye hazir oldugunu defalarca ispat etmistir.

Bana katilmayanlar olabilir, bunun hayal ürünü oldugunu düsünenler olabilir. Bu zihniyet degilmi TSK yi ayni oyunlari oynamakla suclayan? TSK, pkk teröründen besleniyor, mehmetciklerimizi bilerek ölüme atiyor, pkk nin bitmesini istemiyor, üzerinden prim sagliyor, silahlari bosa harciyor ABD den yenisini satin almak icin, TSK vatandasi yillardir kandiriyor gibi nice kirli iftiralar ortaya atip TSK yi suclamiyorlar mi? Biz Ülkücüleri dahi bu zihniyet ayni oyunu oynamakla sucluyor. MHP, pkk dan besleniyormus bitmesini istemiyormus, sehit cenazelerini istismar ediyormus vs. Simdi böylesi iftiralari atanlar bu oyunlari en iyi bilenlerin kendileri oldugunu göstermiyor mu? Sanirim Akepenin yillarca oynadigi her türlü kirli oyunlara sahit olduk fazlasiyla.

Israil bu gemiye operasyon yapacagini önceden aciklamis. Iki iki daha dört. Bu gemideki insanlar yem olarak kullanildi ölüme yollandi ama bizim insanimiz hem oyuna hem gaza getirildi RTE yi kahraman ilan edecektir. Yaziklar olsun!

[EgE]

Alıntı:

İşadamlarından Erdoğan'a destek 01 Haziran 2010 Salı 02:28 Başbakan Erdoğan’ın Arjantin ziyaretini iptal etmesine işadamlarından tam destek geldi. İptal üzerine otel bulamama sorunu yaşayan işadamları “Önemli değil, gerekirse kaldırımda yatarız” dedi Başbakan Erdoğan’ın Arjantin ziyaretini iptal etmesine heyetteki işadamlarından destek geldi. Erdoğan’ın Şili’nin başkenti Santiago’daki Hyatt Otel’de işadamlarıyla yaptığı toplantıda söz alan iş adamları, Erdoğan’ın kararlı tavrının arkasında olduğunu belirti. Gebze Ticaret Odası Başkanı Nail Çiler’in açıklaması toplantıya damgasını vurdu. Çiler’in “Arjantin’e gitmeme kararı aldığınız gün Brezilya’da konaklama problemi yaşandı. Ancak biz bu kararınıza tam destek verdik. Gerekseydi o gece sokaklarda, kaldırımlarda veya plajda yatarak geceyi geçirmeyi göze almıştık. Bu kararınızı sonuna kadar destekliyoruz” dediği öğrenildi. BAŞBAKAN TEŞEKKÜR ETTİ Başbakan Erdoğan da işadamlarına bu desteklerinden ötürü teşekkür etti. Latin Amerika gezisini Brezilya, Arjantin ve Şili olarak planladıklarını söyleyen Başbakan Erdoğan “Sizler de hazırlıklarınızı bu yönde yaptınız. Ortaya koyduğunuz tavır ve kararlılık sebebiyle çok teşekkür ediyoruz” diye konuştu.

Alıntı:

Emekli paşaya göre savaş sebebi İsrail’in 10 kişinin hayatını kaybetmesine neden olan müdahaleyi, emekli orgeneral Necati Özgen sert sözlerle değerlendirdi. Emekli orgeneral Necati Özgen, İsrail’in insani yardım gemilerine düzenlediği operasyonu ve İskenderun’da 7 askerin şehit olduğu terörist saldırıyı NTV'de yorumladı. "Türk gemisine neden eşlik edilmedi" diye soran ve "Geleceği iyi görmek lazım. İki ülke arasında bir tırmanma vardı. Ticaret gemisi de olsa 'gelmesinler' dendi karşılığında ise gidildi. İsrail’in bölgedeki tutum ve davranışları ortada. Bu duruma da kimse ses çıkarmıyor" diyen Özgen şöyle devam etti: "Geleceği göremedik. Uzak mesafelerden deniz kuvvetlerine görev verilir ve takip edilirdi. O gemiyi yanlız mı bırakacaktık. Böyle bir olayı öngörerek tedbir almak lazımdı. "SAVAŞ SEBEBİDİR" Bence bu olay, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne karşı bir hakaret ve savaş sebebidir; bu olay savaş sebebidir. Kimseyi kışkırtmayalım, demokratik kuralları uygulayalım, kanuna bakalım; tepki çekeriz demekle olmaz." Özgen, Türkiye’nin BM Güvenlik Konseyi’ndeki girişimleriyle ilgili olarak da, "Atı alan Üsküdar’ı geçti. Şehit ve yaralılar var. Bunun hesabı ne olacak. Ben savaş açılmalı demiyorum, savaş sebebidir diyorum. Ve bunu şu anki bilgilere göre söylüyorum" ifadelerini kullandı. İSKENDERUN SALDIRISI Emekli orgeneral, 7 askerin şehit olduğu İskenderun’daki terörist saldırıyla ilgili olarak da, "Ben orada komutanlık yaptım ve oraları iyi bilirim" dedi ve "O bölgede 1990’lı yıllardan itibaren 40-50 kişilik bir grup var. Ve ormanlık bir arazi söz konusu. Bölgenin sorumluluğu 39. Tugay’dan alınarak Adana Jandarma Bölge Komutanlığı'na verilmiş. Bu yanlış..." şeklinde konuştu.

Alıntı:

Emekli Koramiral Atilla Kıyat, İskenderun'daki saldırıyı Türkiye'nin hakettiğini söyledi ve ekledi; Uğur Dündar’ın sunduğu Arena'da konuşan emekli koramiral Atilla Kıyat, İskenderun’daki saldırıyı Türkiye'nin hakettiğini söylerken İsrail’in yardım gemisine saldırısından Türk Dışişleri'nin yeni dış politikasını sorumlu tuttu. ACI AMA TÜRKİYE BU SALDIRIYI HAKETTİ Kıyat, “Bir taraftan teröristle el ele izlenimi verip bir taraftan da yıllarını bu teröristlerle mücadele ile geçirmiş kişilere de terörist damgasını vuran bir devlet söylemesi çok acı ama haketmiş demektir. “ dedi. Kıyat, bir açılım politikasından bahsedildiğini, böyle bir adım atmadan önce muhatabınızla oturup konuşarak ortak hedefin tespit edilmesi gerektiğini belirterek “ Eğer sizin hedefiniz anneler ağlamasın, ancak onun hedefi de bölgede bir otomom kürt devleti kurmak ise o zaman bu açılımın başarıya ulaşılması mümkün olmaz.” Dedi. Kıyat, nasıl başladığı ve stratejisi belli olmayan ancak ‘anneler ağlamasın” gibi kulağa hoş gelen bir sloganla açılımın geldiği noktanın bu olduğunu belirterek “ Annelerin ağlaması durmamıştır. Her iki tarafı da mutlu edecek henüz bir adım atılmamıştır. Bir takım karşılama törenleri yapılmış, gecekondu mahkemeleri kurulmuş, bütün bunları yaparsanız gelir sizi İskenderun’da vururlar." dedi. İSRAİL'İN SALDIRISINDAN YENİ DIŞ POLİTİKA YÜZÜNDEN BİZİM DE PAYIMIZ VAR "Dış politikalar sürekli ve uzun soluklu, hükümetler değişse bile değişmeyen politikalardır." diyen Atilla Kıyat, Dış politikalarda sizden başka bir takım ülkeleri Birleşmiş Milletleri komşularınızın tamamını sanki onlar hiç yokmuşçasına hızlı kararlar alamazsınız. Alırsanız yanlış yapasınız, yalnız kalırsınız. Yardım konvoyu oraya gidecek. Yardım konvoyunun oraya gidebilmesi için öncelikle uluslar arası ortam önceden hazırlanabilirdi. BM, AB bu gemiler çevrilmeyecek bu gemiler Gazze’ye gidecek Avrupa Birliğini BM’yi, kankalarımız Suriye’yi Mısır’ı Ürdün’ü arkamıza almadan tek başına Ortadoğu’da politika üretebilme gücüne sahibiz diyerek bir şeye kalkışmak maalesef bizim de bu olaydan sorumlu olmamız sonucunu doğurmaktadır. Şu dakkaya kadar ben Suriye’nin Mısır’ın sesini duymadım Ürdün’ün sesini duymadım, BM Genel Sekreteri şok olmuş şiddetle kınıyormuş. şahsi fikri. BM Genel Sekreteri BM’den kınama kararı çıkartabilecek mi" dedi.

Alıntı:

İSVEÇ: ELÇİSİNİ GERİ ÇAĞIRDI YUNANİSTAN: BÜYÜKELÇİSİNİ GERİ ÇEKTİ MISIR: BÜYÜKELÇİSİNİ GERİ ÇEKTİ RUSYA: İSRAİL ABLUKASI ACİLEN KALDIRILMALI FRANSA: ŞOK OLDUK İTALYA: KRİZ MASASI DEVREDE ALMANYA: DERİN ENDİŞE İÇİNDEYİZ VATİKAN: DERİN ÜZÜNTÜ DUYDUK AB: EKSİKSİZ SORUŞTURMA İSTİYORUZ DISİŞLERİ BAKANI DAVUTOĞLU: ÖZÜR DİLENMELİ TAZMİNAT ÖDENMELİ BAŞBAKAN VEKİLİ ARINÇ: 'KİMSE BİZDEN SAVAŞ İLANI BEKLEMESİN' BAŞBAKAN RTE ŞİLEDEN KONUŞTU: - GEMİLERDE BEYAZ BAYRAK VARDI - DEVLET TERÖRÜDÜR - HABER AKIŞI SAĞLANSIN - DUYGUSAL DEĞİLİM - GEMİMİZ ESİR ALINDI - İSRAİL'İN TAVRI SÜRECİ BELİRLEYECEK - GEMİDE SİLAH YOKTU - SESSİZ KALMAMAYACAĞIZ - MECLİS'İ BİLGİLENDİRECEĞİZ - İSRAİL'İN YAPTIĞI YANINA KÂR KALIYOR GENELKURMAY BAŞKANI: 'ÇOK VAHİM VE KABUL EDİLEMEZ'

Isadamlari RTE ye destek vermis. Hepimiz cok cok duygulandik! Emekli pasaya göre savas sebebidir bu saldiri ama hükümet icin degil! Emekli Koramiral Iskenderun saldirisinda ACILIM yapanlari sucluyor, gemi saldirisinda ise dis politikamizi sucluyor. Katiliyoruz.

Batili ülkeler arasinda 3 ülke elcilerini geri cekiyor, bazilari şok olmuş, bazilari endişe icerisindeymiş, bazilari derin üzüntü duymuş. Olay cok büyük, cok duygulandik, sagolun varolun. Oysa bunlar cok iyi niyetliymis, halden anliyorlarmis baksaniza...

Genelkurmay Baskanimiz düsüncesini telefonda bildirmis Israil Genelkurmay Baskanina ve olayin cok vahim oldugunu söylemis. Vay anasini be helal olsun...

Hükümet ama cok cok inanilmaz cok cok sert cikmis. Inanilir gibi degil sayin seyirciler.

RTE, Şileden konusmus ama cok sert konusmus. Flas Flas Flas. RTE dende bu beklenirdi...

TÜRK gemisine saldiri düzenlendi, siviller öldürüldü. Filistin bayraklarini sallayalim...herseyi unutalim kahrolsun israil diyelim...sonra unutalim.

[kadir45]

Olaylar şekillendikçe insanın kan beynine çıkıyor.
Ben de EgE ülküdaşımın görüşlerine tamamen katılıyorum.
Bir kere rte ve akepe iktidarı KATİLDİR!O gemide ölenlerin kanları elllerine bulaşmıştır.O zavallı korumasız insanların arasına dinci militanlar koyarak onları ölüme gönderdiler.İskenderun daki acı olay apaçık bir uyarıydı.Bunu biz anlıyoruz da ,bu devleti yönetenler,bu başbakanlığa vekalete bakan Arınç nasıl anlayamıyor?İskenderun olayı ile gemi baskını arasında yaklaşık 4 saat var.Yeterli zaman vardı.Neden bu gemiyi durdurmadılar?Pkk ne zaman bir deniz üssüne saldırı düzenledi?Şehrin göbeğindeki bir üsse pkk;abd ve israil den teknik yardım almadan cüret edebilir mi?
Kabinenin yarısı güney amerika da gezide,başbakanlığa vekalet eden evlere şenlik bir yardımcı koltukta.Genelkurmay başkanı mısır da turistik gezide!
Tüm hesap israilin gemiye saldıramıyacağı üzerine.Hala daha bu organizasyonu yapan dinci şirket,geri dönmek yok 2 gemi daha yolluyorum diyor.Ne demek bu?Böyle hesapsız kitapsız abluka yarmaya gidilir mi?
Ya tutarsa,dünyanın oyunu alırız hesabıyla, o zavallı insanları ölüme göndermek;kasten cinayet demektir.Bunun hukuktaki adı taammüden cinayettir.Bugün rte nin gurupta yaptığı konuşmaya bakıyoruz.Rezalet!
Yahu bu devleti kabile degil diyorsun ama,tam tersine sen bu devleti kabileye çevirdin.Ne zaman bir cuval giysek sen arazi oluyorsun.Komutanlar da bir yerlerde.Gönderdiğin geminin neden arkasında durmuyorsun?
Senin iran ın peşine takılıp gideceğin zaman mı?sen ne yapmaya çalışıyorsun?Sen acziyet içerisinde teröre teslim olmuş masaya oturmaya kalkışıyorken,ortadoğu da lider ülke pozlarına havalarına girmenin tek anlamı var.Ya talat paşa gibi ülkenin başını yeni bir belaya sokmaya kalkışıyorsun ya da gideceğini anladın cinnet geçiriyor,ben de yakar giderim diyorsun.Gemiden daha feci İskenderun saldırısı var ortada ey rte?Sen şu polisine,mitine neden hesap sormuyorsun;o roketler üsse o kadar yaklaşırken siz hangi cehennemdesiniz diye?Mhp milletvekilimiz size sormadı mı İskenderun da büyük bir olay olacak ne tedbir alıyorsunuz diye?
O dışişleri bakanı,o iç işleri bakanı,o mit müsteşarı hangi yüzle o makamlarda oturuyorlar daha?Sen hangi yüzle başbakanlığı hala daha işgal ediyorsun?Sen itilip kakılmaya alışık olabilirsin,bu yapılanları yeyip yutabilirsin;AMA BİZ BUNU HAZMEDEMİYORUZ!HAZMETMEYECEĞİZ!BU GİYDİRİLEN ÇUVALLARI ASLA UNUTMAYACAĞIZ!BU GENEL KURMAY BAŞKANLARINI UNUTMAYACAĞIZ!İKTİDARDAN DÜŞTÜĞÜN GÜN BUNLARIN HESABINI YÜCE DİVAN DA SEN DE,GÖREVİNİ YAPMAYANLAR DA,SAVSAKLAYANLAR DA TEK TEK VERECEKSİNİZ!YETTİ ARTIK BE!!!!

[EgE]

İnternethaber'den

Alıntı:

Başbakan Erdoğan partisinin grup salonuna mağrur ve kararlı adımlarla girdi. Milletvekilleri onu ayakta alkışlayarak karşıladı. Sadece Türkiye değil dünya da onun neler söyleyeceğini merak ediyordu.. Konuşması İngilizce ve Arapça tercümanlar aracılığıyla dünyaya duyuruldu. El cezire ve Reuters Erdoğan'ın kritik cümlelerini flaş geçerek abonelerine duyurdular. Yardım konvoyuna saldırı bardağı taşıran son damla gibi oldu. Erdoğan'ın öfkesi sözlerine yansıdı.. Her lafı saydı. Erdoğan da İsrail gibi yaptı.. Savaşta bile sivillere dokunulmazken İsrail barışta kan akıtmıştı. Erdoğan'ın tepkisi de savaşta başka bir ülkeye yöneltilen eleştirilerden farksızdı. Grup salonuna gelen yabancı diplomatlar onu ayakta alkışladı. Bazı konuklar da kefiye takarak Filistin'e destek çıktı. Erdoğan'ın duygusal konuşması Bülent Arınç'ı ağlattı. Hassas konularda gözyayını tutamamasıyla bilinen Arınç yine öyle yaptı. Salonda duygu fırtınası yaşanırken Arınç'ın yüzüne de bu ortam fazlasıyla yansıyordu. Arınç böyle ağladı Haberin kaynagi ve resimler icin buraya: http://www.internethaber.com/arinc-boyle-agladi-foto-galerisi-7731-p1.htm

O kadar sehitler verdik aglamadılar. Gemi olayıyla es zamanda yine sehitler verdik, onlar icin de aglamadılar. Katledilen Irak Türkmenleri icin, Karabagdaki Azeri Türkleri icin, Dogu Türkistandaki Uygur Türkleri icin hic aglamadılar, yardım dahi göndermediler, o soydaslarımızın bayraklarını dahi ellerine alıp sokaklara dökülmediler, kendi vatanımızda verdigimiz sehitler icin dahi sanlı bayragımızı alıp sokaga dökülmediler, ama arkadas bir filistin sevdasi almıs basını gidiyor.

Filistinliler icin Israile karsı birde savunmasiz ve sivil insanlar üzerinden kumar oynamaları yokmu. Bile bile bu insanları ölüme gönderdiler simdide üzerinden baskı kurup Israili köseye sıkıstırmak istiyorlar. Madem kumar oynayacaksınız ne diye kendi ailelerinizi gemiciklerinize doldurup hanımlarınızın yaptıgı cig köfteyle birlikte Gazzeye yolcu etmediniz? Gemiciginiz de süphesiz esir alınırdı ve yine ölenler olurdu. Hatta bu sefer ailenizden birileri ölmüs olurdu. Dahada etkili olurdu. Maksat ölü üzerinden kumar oynamak degil mi? Maksat israili köseye sıkıstırmak degilmi? Yem olarak kullanılmak istenen nice enayi dururken kendi ailelerini ölüme göndercek halleride yok ya.

Ne diyeyim acikca belirtmem gerekiyorki, o gemide ölen ve esir alinan Türk olsun yabanci olsun hicbirisine zerre kadar üzülmüyorum! (Bu sahsi fikrimdir.) Arkadas bu insanlarda kandirilmaya ve kullanilmaya ne kadar meyilli imis. Belki aralarinda dinci militanlarin yanisira bilerek ölüme gidenleride varmistir.

Uzun lafın kısası, RTE ve saz ekibinin oynadıgı kumar ülkemizde etkili oldu, dısarda kısmen tuttu ama cogu ülkeler samimi dahi degil. Ama ülkemizde dedigim gibi bu senaryo sonrası RTE nin israile karsı söyledigi her söz adamı kahraman yerine koyacak gibi. Bakalım bu kanlı oyun ülkemize ne gibi bir zarar ve tehlike olarak geri dönecek.

Türkiye simdiki haliyle acaba olası bir savasa ne kadar hazır? Gerci hic oralı degiller ya. Ama madem bu kadar inadına kafa tutuyorsun adamlara, arkasınıda getireceksin, arkasında da duracaksin. Öyle bos bos kükreyip cahil ampülcü secmenleri etkilemekle olmaz, beceriksiz ve korkak bazı arapları mutlu etmekle olmaz! Bos bos konusmakla olmaz, icraat görelim icraat! Masaya vurabiliyormusun? Sonuna kadar gidebiliyormusun? Esirleri "derhal serbest bırak, eger bir teline dokunduysan seni yerle bir ederim" diyebiliyormusun? Varmı bu yürek? Madem bos bos kendine kükrüyorsun niye koskoca TÜRKIYE CUMHURIYETINI dünya aleme rezil ediyorsun, onurumuzla oynuyorsun be adam?! Israil hök dese korkusundan altına etmezmi bu adam? Israil "yetti artık, savası baslatıyorum sen cok oldun artık" dese acaba RTE nasıl kıvırtır ve ne gibi tavizler verir hemen?

Aslında RTE ve ekibini tüm ampülcü secmenlerle birlikte filistine yollayacaksın. Orada müslüman kardesleriyle birlikte israile karsı savassınlar. Gerci bunlar onuda yapamazlar savasamazlar hemen oradan israile gecis yapıp mülteci olarak sıgınma talebinde bulunurlar. RTE ise "Yahudi Üstün Cesaret ve Hizmet" madalyasini pasaport olarak kullanir. "Ben sizdenim" dercesine. Biz malımızı bilmezmiyiz ;)


Not: Cok degerli Kadir abim, yorumlariniza herzaman ki gibi katilmamak elde degil.

[Vuslatim]

Alıntı:

AKP itiraz etti İsrail kınanmıyor İsrail’in yardım gemilerine yaptığı saldırının kınanmasını öngören deklarasyon, Meclis’te kriz yarattı. AK Parti’nin hazırlanan metne itiraz etmesi üzerine deklarasyon yayınlanamadı. TBMM'de grubu bulunan partiler, İsrail'in Gazze'ye yardım götüren gemilere yönelik saldırısının kınanmasına yönelik bir deklarasyon hazırlamak için bir araya geldi. Dört partiden bir temsilcinin katıldığı toplantı sonucunda ortak bir metin üzerinde mutabakata varıldı. Ancak daha sonra parti gruplarını sunulan metine AK Parti’den itiraz geldi. Edinilen bilgilere göre; AK Parti, son paragrafta yer alan “Meclis, hükümetin askeri ve ekonomik tedbirler almasını beklemektedir” ifadesinin metinden çıkartılması istendi. AK Parti Grup Başkanvekili Suat Kılıç, metne bu haliyle imza koymayacaklarını söyledi. Bunun üzerine de deklarasyon yayınlanamadı.

Simdi itirazi cekmisler, lütfen kinayabilecegiz...

Lütfen kinamalar sahte kabadayilarin isi. Bu da tayyib ekolü.


Ibrahim Dülger cok sevdigimiz bir büyügümüzdür. Kendisi ceza avukati ve oldukca da iyi bir avukat. Sahne disinda meslegini yasayan Ibrahim Dülger bir konusmasinda Cumhurbaskanina beddua etmisti. Daha sonra salondakilere dönüp bedduanin yasak olmadigini, kanuni bir islemin gereksizligini, salondaki görevlilerin bosuna yorulmamasi gerektigini anlatmisti.


Buna dayanarak; ALLAH (c.c.) YÜCE TÜRK MILLETINI ACZE DÜSÜRENLERIN BIN TÜRLÜ BELASINI VERSIN. TEPESINDEN DIBINE KADAR... HEPSI KIZIL TAMUYA...


Tanri Türk´ü korusun ve yüceltsin

[EgE]

Alıntı:

İşte adım adım 'Gaz'ze skandalı! 04 Haziran 2010 Cuma 05:16 Gazze'ye yönelik insani yardım kampanyası, 9 kişinin ölümüyle adım adım gelen bir skandala dönüştü. Nasıl mı? İHH'nın çağrısıyla, İsrail'in yasak bölgesi Filistin'in Gazze kentine yapılmak istenen yardım, adım adım yaşanan ihmal zinciriyle tam bir skandala dönüşürken, hükümetin, özellikle ABD'nin yaptığı İsrail yanlısı açıklamaları görmezden gelişi, skandalın siyasi boyutunu gösteriyor. İnsan Hak ve Hürriyetleri (İHH) İnsani Yardım Vakfı'nın çağrısı ile masum duygularla yola çıkan 750 kişiden 9 Türk vatandaşı İsrail ordusu tarafından bulundukları gemilere yapılan operasyonla hayatını kaybetti. Adım adım gelen ve 9 vatandaşın hayatını kaybetmesi ile zirve yapan olaylar zinciri tam bir skandallar dizini. AK Parti hükümeti, beklemediği anda meydana gelen bu olayı, ABD'nin yaptığı resmi açıklamaları görmezden gelerek, zafer kazanmış gibi davranıp iç siyaset malzemesi olarak kullanma eğilimine girerken, Türkiye'nin İsrail'e nasıl bir misillemede bulunacağı, yaşanan skandalın derecesini belirleyecek. İşte adım adım gelen ve faciayla sonuçlanan skandallar zinciri: MAVİ MARMARA ANTALYA'DAN YOLA ÇIKTI ''Rotamız Filistin Yükümüz İnsani Yardım'' kampanyası kapsamında 28 Mayıs'ta Gazze'ye yola çıkan 7 gemide, Türk ve yabancı uyruklu yaklaşık 50 gazeteci ve yabancı uyruklu 25 milletvekilinin de aralarında yer aldığı yaklaşık 750 kişi bulunuyordu. Antalya Limanı'ndan yola çıkan ''Mavi Marmara'' yolcu gemisinde, 34'ü yabancı uyruklu 50 gazetecinin yanı sıra Kuveyt, Cezayir, Ürdün, Yemen, Bahreyn, Fas, Mısır ve İsrail'den 25 milletvekili bulunuyordu. 560'ı ''Mavi Marmara'' yolcu gemisinde olmak üzere Gazze'ye doğru yola çıkan 7 gemide toplam 50 ülkeden 750 kişi yer alıyordu. İstanbul'dan yola çıkarak Kıbrıs açıklarında diğer gemilerle buluşan ''Gazze'' gemisinde, 2 bin 104 ton çimento, 600 ton inşaat demiri ve 50 ton fayans, ''Defne Y'' gemisinde ise 150 ton demir, 98 jeneratör, 90 prefabrik konut, 16 çocuk oyun parkı, tıbbi malzemeler, ilaç, kırtasiye malzemeleri, gıda, tekstil ürünleri ve çeşitli inşaat malzemelerinin olduğu belirtiliyordu. MAVİ MARMARA'DA İTTİRME EĞİTİMİ Gazze'ye insani yardım götüren Mavi Marmara gemisinde bulunan aktivistlerin, İsrail'in gemiye müdahale etme ihtimali nedeniyle günün her saati nöbet tuttuğu, gönüllülerin pasif direniş ekibi oluşturdukları gazetelerde yer almıştı. Pasif direniş ekibinin görevinin olası bir müdahalede gemideki diğer gönüllülere liderlik edip direnişi yönetmek olduğu da belirtilmişti. Pasif direniş ekibinin gaz maskesi nasıl takılır, gemiye çıkan bir İsrailli nasıl "ittirilir" gibi konularda hazırlık yaptıkları da öğrenilmişti. İsrail askerlerinin kanlı müdahalede bulunduğu gemi de Mavi Marmara gemisiydi. AYALON: "BU İSLAMİ VE HAMAS YANLISI BİR EYLEM" Aynı günlerde, İsrail Dışişleri Bakanı Dani Ayalon, Ber Şeva'da düzenlenen bir etkinlikte, İsrail'in gemilerin Gazze'ye ulaşmasına izin vermeyeceğini yineliyordu. Eylemi İsrail'in güvenliğine yönelik bir girişim, filonun seferini provokasyon olarak değerlendiren Ayalon, aynı zamanda eylemin deniz hukukunun çiğnenmesi anlamına geldiğini de öne sürüyordu. Ayalon, Gazze'de insani bir krizin olmadığını iddia ediyor, İsrail'in Gazze'deki durumu anlatmakta halkla ilişkiler sorunu bulunduğunu savunuyordu. Ayalon, filonun seferini, "İslami ve Hamas yanlısı bir eylem" diye tanımlıyordu. İSRAİL GEMİLERE İZİN VERİLMEYECEĞİNİ AÇIKLADI İsrail basınında da filonun Gazze yolculuğu ve İsrail ordusunun hazırlıkları birinci sayfalarda geniş yer buluyordu. Gazetelerin ortak başlıklarında, İsrail ordusunun, karasularına giren gemileri engelleyeceği belirtiliyordu. Maariv gazetesi, ilk sayfasından verdiği "Deniz Kuvvetleri Beklemede" başlıklı haberinde, Gazze'ye gelen konvoyun durdurulması için tüm hazırlıkların tamamlandığını yazıyordu. Haberde, gemideki eylemcilerin güvenlik kontrolünden geçirilmelerinin ardından Ben Gurion Havalimanına götürülerek sınır dışı edilecekleri, tahliye belgelerini imzalamaya yanaşmayanların cezaevlerine nakledilecekleri hatırlatılıyordu. Aynı haberde, operasyonun şiddete gerek kalmadan tamamlanmasını umdukları ifadesi de yer alıyordu. Yedioth Ahronoth gazetesindeki "Denizde alarm" başlıklı haberde de, hazırlıklarla ilgili ayrıntılar ile birlikte Kıbrıs Rum yönetiminin gemilerin karasularına girmesine, limanlarına yanaşmasına izin vermeyeceği kararı hatırlatılıyordu. Gazete, Rum yönetiminin bu kararının büyük olasılıkla filonun ardında Türkiye'nin olmasından kaynaklandığı görüşüne de yer veriyordu. Haberde, bir İsrailli yetkilinin, "Ne yazık ki Türkiye ve Yunanistan güney Kıbrıs gibi davranmadı" görüşü aktarılıyordu. DIŞİŞLERİ İSRAİL KONUSUNDA HÜKÜMETİ UYARMADI Ancak tüm bu açıklamalar ve müdahale hazırlıklarına rağmen, Gazze'ye insani yardım yapmak üzere yola çıkan 7 gemi Akdeniz'de yalnız bırakıldı. İsrail'in yetkili ağızlarının, gemilerin Gazze'ye girişine izin verilmeyeceği konusundaki haberleri konusunda Dışişleri hükümeti uyarmadı. İsrail gazetelerinin bu konuda günlerdir yaptığı yayınlar konusunda hükümet bilgisiz bırakıldı. Uyarılara rağmen yola çıkan gemilere donanma refaket etmedi. RUM YÖNETİMİ GEMİLERİN LİMANLARI KULLANMASINA İZİN VERMEDİ Kıbrıs Rum yönetimi, Dışişleri, Adalet, Ekonomi ve Ulaştırma bakanlıklarının genel müdürlerinin imzaladığı ortak kararnameyle Gazze'ye insani yardım götürecek gemilerin limanlarını terk etmesine veya limanlarına girmesine izin vermedi. BAŞBAKANLIĞIN GİZLEDİĞİ AYRINTI Başbakan Erdoğan’la bir telefon görüşmesi yapan ABD Başkanı Barack Obama, Mavi Marmara olayı sonrasında yaşanan can kaybı nedeniyle başsağlığı diledi ama açıklamasında İsrail’in güvenliğine vurgu yapmayı da ihmal etmedi. Ancak dikkat çeken bir başka ayrıntı, Obama'nın yaptığı İsrail'in güvenliği vurgusunun Başbakanlık açıklamasına yansıtılmaması oldu. ABD KATLİAMA DESTEK VERDİ ABD'nin İsrail saldırısı için tavrı net olarak belli oldu. Obama'nın yardımcısı Biden, İsrail'in Gazze'ye giden gemileri durdurma hakkının olduğunu savundu. Biden, "Aşdod limanını açacaklarını söylediler. Gazze'ye gitmekte ısrar etmenin ne anlamı var?" dedi. HÜKÜMET KAZANILMIŞ ZAFER GİBİ GÖSTERİYOR Gazze konusunda dış dünyada gittikçe yalnızlaşan AK Parti hükümeti iç siyasette ise bu konuyu kazanılmış bir zafer gibi gösterme eğilimine girdi. Başbakan ve bakanların bu konuda yaptığı açıklamalar ve İsrail'in gemilerden indirip gözaltına aldığı İHH mensuplarını özel uçaklarla İsrail'den alarak İstanbul'a getirdi. Gelenler havai fişekler atılarak karşılandı. İHH'nın insani malzeme taşıdığı söylenen gemisine el konuldu. Profesyonel askerlerin öldürdüğü 9 kişinin sorumluğu sadece İsrail'in üzerine atıldı. İstanbul'da Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Ankara'da ise Sağlık Bakanı Recep Akdağ ve Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu yaralıları karşılayıp kaldırıldıkları hastaneye kadar refakat etti. Fatih Camiisinde düzenlenen cenaze törenine bakan düzeyinde katılımla, bile bile ölüme giden insanlara gösterilmeyen ilgi cenaze törenlerinde gösterildi. (Gazeteport)

[kadir45]

hürriyet den alıntı:

Alıntı:

Erdoğan'dan İsrail'e: You shall not kill (Öldürmeyeceksin) 4 Haziran 2010 Başbakan Erdoğan, Konya'da katıldığı törende yaptığı konuşmada İsrail'e yönelik sert eleştirilerde bulundu. ''19 yaşındaki Furkan'ı vahşice öldürdünüz'' diyen Erdoğan, Hamas'ın bir terör örgütü olmadığını söyledi ve İsrail'e İngilizce seslendi: You shall not kill (Öldürmeyeceksin).... İşte Erdoğan'ın açıklamasından satırbaşları: HAMAS TERÖR ÖRGÜTÜ DEĞİL İSRAİL'E: ÖLDÜRMEYİ İYİ BİLİRSİNİZ İNGİLİZCE SÖYLÜYORUM: YOU'LL NOT KILL Anlamadın mı, bir kez daha söylüyorum. İngilizce söylüyorum. You shall not kill. Yine mi anlamadın. Bak o zaman senin dilinden söylüyorum. İbranice söylüyorum: “Lo Tir’tsach”

Konya da bu sözlerle esmis gürlemis rte.Daha söylediği bi ton inci bu arada Mehmet Akif ten şiir de var konuşmasında.
Bu israil sonunda rte ye yalnızca hiç çakmadığı ,anlamadığı ingilizceyi değil,ibraniciyi bile konuşturur oldu.
Kuran ı istismar etmeye doyamadı,şimdi tevrat ı kullanıyor.Yakında incilden de döktürmeye başlar.Bulmuş karşısında bindirilmiş kıtaları coşmuş gene.
Ulema mıdır,hocaefendi midir,haham mıdır,yoksa papaz mı anlayamadık gitti.
Benim tanıdığım batılı kafa bu sözlere katıla katıla gülüyordur.Bırakın diplomatlarını,ortalama vatandaşları dahi.Dinciliğin artık kitabını yazar oldu rte.Sağa döndün ayet,sola döndün ulema,oraya döndün tevrat,buraya döndün incil.eh dindar???!!!! başbakan dan da ancak bu beklenir.
Ama ben dilerdim ki;bunları bileceğine,gerçekten bir kaç tane yabncı dil bilmiş olsaydı.Ekonomiden anlasaydı.İdareciliği öğrenseydi.Hukuk,siyaset bilseydi,devlet adamı olsaydı.Konya da ki bindirilmiş kıtaların önünde söylediklerini söyleyeceğine;keşke şu terörü nasıl bitirmeyi düşündüğünü anlatsaydı.Keşke basşka devletlerin içişlerine karışacağına,ülkesini doğru dürüst idare edebilseydi.İskenderun olayından tık yok.Biz deniz üssümüz basıldı diye kafayı yiyoruz,hazret işi gücü bırakmış varsa israil yoksa gazze karıştırıp duruyor.Sen bunlarla uğraşacağına kendi işine bak.Senin uçak gemin mi var gazze ye gönderecek?Senin hava kuvvetlerin oraya nasıl gidecek?Abd den aldığın iki tanker filo ile mi hava kuvvetlerini oraya göndereceksin.Kaç sorti yapabilecek,kaç bomba atabileceksin?Sana gazze ,telaviv kaç mil havadan,kıbrıs mı sandın orayı?Senin orta doğuda yakıt ve bomba yükleyecek kaç tane üssün va.Sıfır tane!Burnunun dibindeki kandile girecek yüreğin yok da ,orduyu karadan kaç tane arap devleti topraklarından geçirip,gazzeyi fütühata mı girişeceksin?Neyine güvenip de posta koyuyorsun?Biz gazze mazze derdinde değiliz.Benim vatanım elden gitmiş sen ne konuşuyorsun be!!!!

[kadir45]

rte ülkeyi etnik olarak bölmeye kalkışmakla kalmayıp,dini olarak da karpuz gibi 2 ye bölmüştür.Şu son gemi olayı bunun en son örneğidir.Alevi sünni kaşıması yetmemiş ,şimdi de gemi olayını kınayanları israil gibi konuşmakla suçlamaktadır.Bu da yetmiyor internet site sahiplerini toplayarak,aleyhinde yazılanlara karşı veryansın etmiş,katil olacağını söylemiş,site sahiplerini de uyarmıştır bunları önleyin diye.
rt en güçlü olduğu dönemde dahi bu milletin %53 ünün nefretini kazanmak suretiyle(şu anda bu oran %80 lerdedir),Türkiyenin başbakanı olamadığını,Lider olamıyacağını göstermiştir.
rte katil olacağına ve söylenenleri hazmedemiyorum diyeceğine,neden insanların bu kadar nefretini kazandığını anlamaya çalışmalıdır.
Elbet de kendisine küfredilmesini biz de onaylamıyoruz.Ama insan biraz da kendisi saygı uyandırır bir kişilikte olmalıdır.Öyle bir kişilk göstermelidir,öyle olgun olmalıdır ki,insanlar kendisine küfredemesin.kENDİ MECLİS BAŞKANINA,MİLLETVEKİLLERİNE,VATANDAŞA ,BÜROKRATLARA SON DERECE KABA DAVRANMAKTAN ÇEKİNMEYEN,MUHALEFET LİDERLERİ İÇİN YETENEKSİZ,İKİ KAZI GÜDEMEZ DEMEYE KADAR AĞZINA GELENİ SÖYLEYEN RTE NİN İNTERNETDE Kİ KÜFÜRLERDEN ETKİLENMESİ ŞAŞILACAK BİR HADİSEDİR.BU İNSANLARI TEBAASI ,KENDİNİ DE OSMANLI PADİŞAHI MI SAYMAKTADIR?ANANI DA AL GİT DEDİĞİ ZAVALLI ÇİFTÇİNİN ANASINDAN UTANMAYAN RTE,ŞİMDİ BU İNTERNET DE YAZILANLARI OKUYAMIYORUM ,TAHAMMÜL EDEMİYORUM DEMEKTEDİR.
Peki biz 8 yıldır sana acaba nasıl tahammül ettik?Ellerini tv ekranlarında milletin gözüne sokarak,parmağını tehditvari sallayarak,ülkücüleri ve milliyetçileri milletin gözünden düşürmek için söylediğin yalanlara,dini yozlaştırmana,bu ülkeyi parselleyip satmana,bizi dünyaya rezil etmene,o burnundan kıl aldırmayan ,ama Allahın tokadını yediği zaman darmadağın olan o maliye bakanına nasıl tahammül ettik sn rte?O babalar gibi satarım diye sırıta sırıta varımızı yoğumuzu satan senin de ekonomik olarak akıl hocan olan kemal abine biz nasıl tahammül ettik?Bak rabbi clevelandı işaret etti ama,senin kemal abin artık ortalarda yok değil mi?Tevbe mi edeceksin bu ülkeye yaptıkların için ve derhal bu işlerden vaz geçip istifa edeceksin,yoksa Allahın tokadını yemeyi mi bekleyeceksin?
Neyse konuyu dağıtmayalım.rte dini olarak böldü dedik açıklayalım.
Bu ülkede benim gibi bir çok insan,milyonlarca insan,bu akepe yığını müslümansa,ben bunlardan değilim demeye başladı.Şu gemi olayına bakalım.Türkiye 2 ye bölünmüştür.bir gemimize israil saldırdı.Vatandaşlarımız katledildi.Ama biz bu hükümetin arkasında değiliz.
Neden;hepimiz mi geçmişi tenekeli israilin adamıyız ya da seveni?
Asla,Allah korusun.Ama bir şeyi iyi biliyoruz.İsrail bu cüreti,gücünden ve cesaretinden değil;akepe gibi dünyanın bir çok yerinde iktidar ve para karşılığı ele geçirdiği yandaş hükümetlerden almaktadır.
OYSA AYNİ BİZ 1974 YILINDA,ECEVİT-ERBAKAN İKTİDARININ TAM ARKASINDAYDIK.ECEVİT ÇIKARTMA HABERİNİ TÜRK RADYO VE TV LERİNE
"Allah yardımcımız olsun"DİYEREK BİTEN KONUŞMASI İLE AÇIKLADIĞINDA;
BİZ GÖZYAŞLARI İÇERİSİNDE BİRBİRİMİZE SARILIYOR,GAZAMIZ MUBAREK OLSUN DİYOR,ASKERLİK ŞUBELERİNE ORDUYA KATILMAK İÇİN KOŞUYORDUK.O GÜN SAĞ SOL BİTTİ.
Oysa bugün sen ülkeyi öyle bir kaşıdın,öyle bir böldün ki;bilmem bu birlik bir daha olur mu?Belki olur.Ama sen gittikten sonra.
50 yıldır kimseye verilmeyen yahudi üstün hizmet madalyasını alıp da;senin israil karşıtı,islamcı bir siyaset izleyeceğine;belki sana biat eden o aptal herifler inanabilir ama,biz inanmıyoruz.
Gazetlerde,rte nin miti kullanarak mossadı yanılttığı ve olay falan çıkmaz diye
yüreklendirdiği iddialarını okuyoruz.Ama o gemi kışkırtıcı militan dolduruldu,gaz verildi,dolduruldu.O gemi oraya yardıma falan değil hır çıkarmaya gitti ve amacına da ulaştı.İçine serpiştirilmiş bir kaç ateist ile hristiyan bu gerçeği degiştirmezrte de,genelkurmay da hır çıkacağını biliyordu.Hükümet taaa güney amerikada,genelkurmay başkanı da mısır da idi.Böyle bir hadise ve arkasından bizim tavrımız resmen yeni bir çuvaldır.
Başımızda böyle hükümetler,ordunun başında da böyle komutanlar olursa;kimse israile falan kızmasın.İsril israilliğini yapacak onun görevi bu.
İlahi kudret ona bu rolü biçmiş.Ama sen kendine biçilen rolü islamca yerine getirmiyorsun.Çünkü islam değil islamcı,dindar değil,dincisin.İsrail ile gidip konuşup işbirliği yapan bu hükümet gemi konusunda da youn oynuyor.Bu da alçakça bir takiyyedir.O gemiye sen kendin binmeli idin rte!

[kadir45]

vatan dan alıntı:

Alıntı:

Bahçeli sert konuştu! 'Sahte 'van minut'ların yerini, gerçek 'Türk yumrukları' alacak' AA -------------------------------------------------------------------------------- MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Irak'ta yıllardır süren kanlı oyunlara göz yumanların, Türkmenlerin ezilip horlanmalarına aldırmayanların, Mehmetçiklere bir cenaze merasimini bile çok görenlerin, Allah'ı zikredenleri eleştirenlerin yalnızca Gazze üzerinden Müslümanlara, Orta Doğu ölümleri üzerinden şehitlere sahip çıkmaya çalışmaları tam bir aldatmadır, tam bir istismardır, tam bir iki yüzlülüktür" dedi. Bahçeli, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, MHP'nin, İsrail'in yardım gemisine yaptığı saldırıyı duyduğu andan itibaren gösterdiği tepkinin arkasında olduğunu ifade etti. Bahçeli, "Uluslararası sularda gerçekleşen bu saldırı, Türk milletine karşı yapılmıştır. İsrail cezasız, ölümlerle sonuçlanan bu düşmanlık karşılıksız kalmamalıdır" dedi. Aradan geçen yedi günlük süre içinde hükümetin, "hamasi nutuklardan ve sahte çıkışlardan başka ciddi sayılacak hiçbir girişimde bulunmayacağını ve bu anlayışla etkili ve kalıcı bir sonuç elde edemeyeceğini gösterdiğini" savunan Bahçeli, "Yardım faaliyetinin sakıncaları konusunda Dışişleri Bakanlığı önceden uyarıda bulunmuş mudur? Dışişlerinin vaki uyarısından sonra Gazze'ye gitmeye hazırlanan bazı AKP milletvekilleri bu kararlarından vazgeçmişler midir?" sorularını yöneltti. "Olayın duyulmasının ardından sözlü bile olsa haklı ve yerinde tepkiler göstermeye başlayan Başbakan Erdoğan, hükümeti ve partisi, ilerleyen günlerde yaptırımdan kaçıp hamasete sığınarak süreci neden soğutmaya çabalamışlar?" diyen Bahçeli, şöyle konuştu: "Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinden bağlayıcılığı ve yaptırımı olan kınama kararı çıkartılamamış, bunun yerine, etkisi olmayan Başkanlık açıklaması ile yetinilmiştir. Başbakan'ın dünyayı ayağa kaldıracağız iddiaları da daha baştan boşluğa düşmüştür. İsrail'in yaralı ve vefat etmiş vatandaşlarımızı iadesi bir diplomatik zafer gibi sunulmaya çalışılmış, ne Arap ülkelerinden ve bunların oluşturduğu birliklerden, ne de birbirlerine ön isimleri ile hitap edecek kadar samimi olunan nikah şahidi yabancı başbakanlardan veya eşbaşkanlık yaptığı küresel projelerin sahibinden İsrail karşıtı bir açıklama ve destek alınamamıştır." -"ELDE TEVRAT MÜNAKAŞAYA TUTUŞTULAR"- "Uluslararası ilişkilerde yaşadığı derin hayal kırıklıkları ve geriye doğru attığı yanlış adımların Başbakan Erdoğan'ı giderek çaresizleştirdiğini ve hamasete sığınmasını kaçınılmaz hale getirdiğini" ileri süren Bahçeli, "Bu açıdan, gelişmeleri hükümetin yedi buçuk yıllık icraatıyla beraber değerlendirmek; yaşananları doğru ve tarafsız bir bakışla incelemek yerinde olacaktır" dedi. Bahçeli, İsrail'in bölgedeki sert tavrının herkesçe malum olduğunu ifade ederek, İsrail'i uyarmak ve şiddetten döndürmek için siyasetçilerin "elde Tevrat birbirleri ile münakaşaya tutuştuklarını" söyledi. Devlet Bahçeli, "Biz, bu 'öldürmeyin', 'çalmayın' ekseninde birbiriyle münakaşa eden muhataplarına 13 Kasım 2007 tarihinde kürsüden şiirler okuyan İsrail Cumhurbaşkanını TBMM'de hararetle alkışlamadan önce bu uyarıları niye yapmamış olduklarını hatırlatmak ve sormak isteriz" diye konuştu. Başbakan Erdoğan'ın geçen haftaki konuşmasında belki de en çarpıcı vurgusunun "bugünün yeni bir milat olduğu, artık hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağı ve İsrail'in bir yerlerden güç aldığını" söylemesi olduğunu ifade eden Bahçeli, "Şayet Başbakan Erdoğan bu sözünün arkasında durabilirse, bundan öncekiler gibi bu sözünü de yutmadan tutabilirse, bizim için bu son yorum diğerlerinden çok daha önemli ve stratejik sonuçlar doğuracak bir tespittir. Başbakan Erdoğan'ın bu noktaya yedi buçuk yılın sonunda ulaşmış olması bile kendisi için bir ilerleme ve başarı sayılmalıdır" dedi. -"VAN MİNUT'LARIN YERİNİ, GERÇEK 'TÜRK YUMRUKLARI' ALACAK"- Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü: "AKP'nin göbeğinden böylesine bağlı olduğu, Devlet Başkanını TBMM zemininde bir kurtarıcı gibi ayakta alkışladığı, geleceğini küresel projelere göstereceği sadakatte aradığı bu ülkeye karşı, Başbakan Erdoğan'ın üstü örtülü bile olsa eleştirmeye çalışması, kendisi için muazzam bir gelişmedir, dönüşümdür, aşamadır. Bu değişimin devamı halinde, ülkemizi düşürdüğü zilletten kurtaracak bir umudun ışığı belki doğabilecektir. Unutmayalım ki, dünyada ezilen, horlanan, zulmedilen Müslümanlar yalnızca Gazze'de bulunanlardan ibaret değildir. Irak ve Kerkük başta olmak üzere başka coğrafyalarda da oluk oluk kan akmaktadır. Yine unutmayalım ki, mukaddesatı için hayatını kaybeden şehitler yalnızca Mavi Marmara gemisindekilerden ibaret değildir. Her gün PKK terörü vatan evlatlarımızın hayatını almaya devam etmektedir. Geçtiğimiz hafta içinde İsrail saldırganlığını Türk topraklarında protesto eden bazı grupların ellerine Türk bayrağını almamış olmaları konusundaki eleştiri ve uyarı hakkımızı saklı tutarak diyoruz ki; Irak'ta yıllardır süren kanlı oyunlara göz yumanların, Türkmenlerin ezilip horlanmalarına aldırmayanların, Mehmetçiklere bir cenaze merasimini bile çok görenlerin, Allah'ı zikredenleri eleştirenlerin yalnızca Gazze üzerinden Müslümanlara, Orta Doğu ölümleri üzerinden şehitlere sahip çıkmaya çalışmaları tam bir aldatmadır, tam bir istismardır, tam bir iki yüzlülüktür." MHP'nin hedefinin, çıkış noktasının ve stratejilerinin kaynağının yalnızca "Başkent Ankara" olduğunu belirten Bahçeli, "İşte ancak o zaman, nafile sözler yerini yaptırımlara bırakacak, boş hamaset yerini stratejik adımlara terk edecektir. Ermeni hesap soramayacak, Peşmerge aşağılayamayacaktır. Başımıza çuval geçirenler ise köşe bucak kaçacaktır. Ve işte o zaman, sahte 'van minut'ların yerini, gerçek 'Türk yumrukları' alacak ve hak edenin başına inecektir" dedi.

İşte lider işte devlet adamı,işte duymak istediğimiz sözler.
Sayın Bahçeli,kayıkçı kavgasına tutuşan rte ve kılıçdaroğluna ders veriyor!
Yüce Türk milleti,hala daha kimi arıyor,kimin peşine takılıyorsun?
Mhp yi bir kez tek başına iktidar yapmayı denedin mi?Eğer başta mhp olsaydı,bu terör,bu çuval,bu gemi rezaleti olur muydu?
Diline yüreğine sağlık sayın genel başkanım.
Biri Türkiyeyi yöneten,biri yönetmeye aday olduğunu açıklayan 2 sözde liderin,israile tavır koyması gerekirken,ellerinde tevrat yaptıkları seviyesiz tartışmaya karşı;sayn Bahçeli haykırıyor ve diyor ki
;"başta biz olursak,bize bunları kimse yapamaz!"Aradaki fark şu.İkisi de İsrail lobilerinden icazetli.Ama biz kendi göbeğimizi kendimiz keseriz.
Bu ülkede gerçek bağımsız tek siyasi parti mhp dir.Mhp Türk ün sahibi ve gerçek sesidir.mhp gücünü milletinden ve vatan sevdasından alanların otakıdır.
Ne mutlu bu davaya kutsal mhp otakı altında gönül veren vatan sevdalılarına!

[kadir45]

vatan dan alıntıdır:

Alıntı:

Askeri savcılık Çiçek'i suçlu buldu! TSK'daki iddianamede, irtica belgesinin hazırlayıcısı ve sızdıranı olarak Albay Çiçek gösterildi. Çiçek'in belgeyi YAŞ'ta terfi edemeyince hazırlamış olabileceği yer aldı... Türk Silahlı Kuvvetleri'nde sürpriz gelişme. İrtica ile Mücadele Eylem Planı ile ilgili askeri soruşturmada çarpıcı sonuca varıldı. Genelkurmay Askeri Savcılığı, eylem planının Kurmay Albay Dursun Çiçek tarafından hazırlandığı tespitini yaptı. Askeri mahkemece de kabul edilen iddianamede Çiçek'in, Türk Silahlı Kuvvetleri'nden ihracı da istendi. İddian a m e d e ayrıca Albay Çiçek'in bu planı hazırlayarak Türk Silahlı Kuvvetleri personelinin komuta kademesine yönelik güven hissini yok etmeyi hedeflediği de savunuldu. İddianamede ilginç bir ayrıntı da dikkati çekiyor. Halen İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde aynı konuda yargılamaları süren 3. Ordu Komutanı Orgeneral Saldıray Berk ve Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner'in bu olayda mağdur oldukları tespitinde bulunuldu. SABAH'ın ulaştığı ve Genelkurmay Askeri Başsavcısı Albay Yavuz Şentürk'ün imzasını taşıyan 12 Mayıs 2010 tarihli 53 sayfalık iddianameden bazı bölümler şöyle: PLANI DURSUN ÇİÇEK HAZIRLADI: "İrticayla Mücadele Eylem Planı" başlıklı yazıyı hazırlayarak, Dursun Çiçek'in görevi kötüye kullanmak suçunu işlediği anlaşıldığından, eylemine uyan Askeri Ceza Kanunu'nun (ASCK)144. maddesi delaletiyle TCK'nın 257/1'nci ve 53'ncü maddeleri uyarınca cezalandırılmalıdır. SIZDIRILMASINA NEDEN OLDU: Çiçek; yazıyı, belirlenemeyen bir şekilde bazı kişiler aracılığıyla basında yer alarak aleniyete kavuşmasını sağlamak suretiyle, astlıküstlük münasebetlerini zedeleme suçunu işlemiştir. Bu nedenle ASCK'nın 95/4 ve TCK'nın 53. maddeleri uyarınca cezalandırılmalıdır. TSK'DAN İHRAÇ EDİLMELİ: Hükmedilecek hapis cezasının süresine göre veya takdiren, şüpheli ASCK'nın 30'uncu maddesi uyarısınca Türk Silahlı Kuvvetleri'nden çıkarılmalıdır. İDDİALAR KABUL EDİLEMEZ: Yazıda öngörülen ve gerçekleşmesinin planladığı iddia edilen faaliyetlerin, hiçbir Türk vatandaşı tarafından kabul edilmesi mümkün olmadığı gibi içerisinden çıktığı milletinin bir parçası olan TSK'nın hiçbir mensubu tarafından da kabul edilmeyeceği açıktır. HEDEF KOMUTA KADEMESİ: Sabit olan eylemiyle şüphelinin, Türk Silahlı Kuvvetler Personeli'nin, komuta kademesine olan güven hissini yok etmeyi amaçladığı kanaatine varılmıştır. TSK İLE MİLETİN ARASI AÇILMAK İSTENİYOR: Ülkemizde son dönemde yaşanan gelişmeler birarada değerlendirildiğinde, bu yazının tamamıyla milletimiz ile ordusunun arasını açmak, milletin gözünde TSK'nın itibar ve güvenirliliğini azaltmak amacıyla hazırlandığına ilişkin güçlü bir kanaat ortaya çıkmıştır. Yürüyen davada sanık değil mağdur oldular İddianamede , halen İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde aynı iddialarla yargılanan 3. Ordu Komutanı Orgeneral Saldıray Berk ve Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner'in bu olayda mağdur oldukları tespitinin yapılması dikkat çekti. İddianamede bu konuda şunlar ifade edildi : "Şüphelilerin atılı suçları işleyip işlemediği yapılacak kovuşturma sonucunda mevcut deliler adil, tarafsız ve bağımsız bir şekilde değerlendirileceğinden kuşku bulunmayan mahkemece verilecek kararda ortaya çıkacaktır. Bununla birlikte aralarında muvazzaf askeri personelin, bir cumhuriyet başsavcısının, milli istihbarat teşkilatı personelinin bulunduğu şüphelilerin suçlanması ve haklarında kamu davası açılması aşamasına gelinmiş olması ile kişiler yönünden mağduriyet oluşturma unsurunun gerçekleştiği kabul edilmiştir." Terfi edememe sendromu İddianamede Taraf Gazetesi'ndeki haber ve yorumlardan hareketle TSK'da terfi edemeyen personelin bu gazeteye bilgi ve belge gönderdiğine ilişkin tespite de yer verildi. Çiçek'in de 2007'de Yüksek Askeri Şura toplantısında terfi edemediği, kızgınlık ve kırgınlık sonucu TSK'yı zor durumda bırakmak için böyle bir yazı hazırlayıp yayınlanmasını sağlamış olabileceğine dikkat çekildi. İddianamede Dursun Çiçek'in bir dönem görev yaptığı 3. Bilgi Destek Şubesi'nin görev ve ilgi alanı içinde "İrticai faaliyetlerle ilgili konuların" bulunduğu vurgulanması dikkat çekti. İrtica ile Mücadele Eylem Planı'nın askeri hiyerarşi ve Genelkurmay dışında Çiçek tarafından görev, yetki ve sıfatları kullanılarak hazırlandığı kanaati belirtildi. (

Bu başlık altında bir süre önce yazdıgım yazıda Dursun Çiçek hakkında aynen şu ifadeleri kullanmıştım.
kadir45 demiş ki:

Alıntı:

.Hangi cemaatin adamı olduğu belli olmayan Dursun Çiçek i oldu olacak denizkuvvetleri komutanı yapın da gidin o israile meydan okuyun görelim!Ne hikmetse deniz kuvvetlerinin tüm elemanları neredeyse içeride,dursun çiçek bir alınıyor bir bırakılıyor!Hadi yapın onu donanma komutanı ne bekliyorsunuz?Donanma komurtanları içeride,amfibi birlik komutanları içeride.kim kaldı dursun çiçek ten başka ortada

İşte buyrun,gazze rezaleti sırasında yazdığım yazını bir yerinde aynen yukarıdaki cümleleri kullandım.
Nereden bu kanıya vardım açıklayayım?
Donanma komutanları,amfibi birlik komutanları tek tek toplanıp içeri alınıyorken;bu beyefendi bir alınıp bir bırakılıyordu bu bir.
İkincisi savcılar kanıt olarak bunun telefon konuşmalarını ortaya koyuyorlardı.Beyefendi bu telefon görüşmelerinde,kendisinin dinleneceğini bile bile,"bana kimse bir şey yapamaz,arkamda genelkurmay var benim!"diyordu.Bu tür konuşmalarla,iddianamedeki olayı doğruluyor,ve genelkurmayın da işin içinde olduğu görüntüsünü bilerek veriyordu.Oysa arkasında genelkurmay degil,bu kompası kuran cemaat ajanları ve taraf gibi gazeteler vardı bu iki!
Olayı saptırmak için turbanı da kullanmış,"benim ailemde turbanlılar var demişti bu üç.Hepsinden de önemlisi,beyefendinin tipi ne olduğunu ortaya koyuyordu.Yalan söylediği bakışlarından belli oluyordu bu da dört!
İhraç etseler ne olur,etmeseler ne olur?İhraç etseler bir cemaat,bir yandaş belediye iş verir.Zaten her türlü güvence verilmiştir kendisine.
İşlediği suç vatana ihanetdir.Vatana ihanetin cezası olan asılmak da kaldırıldığına göre;iddialar doğru ise;ne olacak Dursun Bey'e?Silahlı kuvvetlere attığı çamur,sürdüğü leke ile kalacak!Yazıklar olsun.Deniz kuvvetleri gibi teknik bir sınıftan yetişmiş,albay rutbesine yükselmiş bir kişinin yaptığı şu işe bakın!Askeri savcılık böyle bir kanaate vardıysa,mutlaka elinde başka çok daha kuvvetli deliller vardır.
Göreceğiz bakalım Dursun Bey in sonu ne olacak?Ayarlarlar hiç bir şey olmaz.İpin ucu kimin elinde ki?
Dursun Çiçek konuşturulursa,bülbül gibi her şeyi söylerse;bu işin ardında
kimler var belli olacak.Ama göreceksiniz kapatacaklar.Dursun Çiçek hakkında gerçek yargılama,ancak bu iktidarın defedilmesinden sonra yapılabilir.Yoksa bu ikidar kaldığı sürece Dursun Çiçek oyunu aynen devam edecektir!