 |
|
|
|
Konu Basın-Yazarlar
DOĞU Türkistan, katıksız bir Türk yurdu... Bugün Çin Halk *****huriyeti'nin sınırları içerisinde yer alan Doğu Türkistan, uzun tarihi boyunca İç ve Orta Asya'da kurulan Türk devletlerinin ve hanlıklarının merkezi oldu.
M. Ö. 300-M. S. 93 yıllarında Hunlar... 522-744 yıllarında Göktürk İmparatorluğu... 744-840 yıllarında Uygur Devleti... 751-870 yıllarında önce Karluk, sonra Karahanlılar İmparatorluğu, daha sonra da Saidiye Hanlığı...
Her karış toprağı 'Türk' kokan, her karış toprağında Türk tarihinden ve medeniyetinden izler olan Doğu Türkistan'ın, ya da diğer adıyla Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nin dramı, 8. ve 18. Yüzyıllar arasındaki Çin İmparatorluğu ile siyasi ve kültürel işbirliğinin gerçekleştirildiği bin yıllık barış döneminden sonra, 1759 yılında Çin Mançu İmparatorluğu'nun işgali ile başladı.
Bu katıksız Türk topraklarında o tarihten bu yana ikiyüzden fazla silahlı ayaklanma oldu. Soydaşlarımızın isteği son derece masumdu: Özgürlük ve bağımsızlık...
Doğu Türkistan ilk kez 1863'te bağımsızlığına kavuştu ve Yakup Han başkanlığında 'Doğu Türkistan İslam Devleti' kuruldu. Ancak bu bağımsız devletin ömrü çok kısa sürdü ve 1876 yılında Çin-Mançu Devleti'nce yeniden işgal edilerek 1884'te 'Yeni Toprak' adıyla Çin İmparatorluğu'na bağlandı.
Kaşgar'da 1933 yılında kurulan Doğu Türkistan İslam *****huriyeti 1937'de ve 1944'te Ali Han Töre başkanlığında kurulan Doğu Türkistan *****huriyeti de Komünist Çin'in 1949'da Doğu Türkistan'ı işgal etmesiyle sona erdi.
Doğu Türkistan, o gün bu gündür, yani 55 yıldır Komünist Çin'in işgali ve esareti altında!..
Sürgündeki hükümet
UYGUR Türkleri'nin 55 yıldır göklere yükselen feryadına tüm dünya kulaklarını tıkarken, sadece Uluslararası Af Örgütü'nün raporuna göre Çin; 'terörle mücadele' adı altında Uygur toplumunun haklarını uzun süredir baskı altında tutuyor, 'terörizmle savaş' adına Uygurlar üzerindeki baskıyı sürekli artırıyor. Örgüt'ün raporunda, 'ABD'ye yapılan 11 Eylül 2001 saldırılarından bu yana Çin Hükümeti bölgedeki tüm politik ve dini farklılıklara karşı oluşturduğu baskıyı artırmak için 'terörizm karşıtlığı'nı bahane olarak kullanmaktadır' deniliyor.
Bütün ömrünü Doğu Türkistan Türkleri'nin davasına adamış İsa Yusuf Alptekin gibi ulusal kahramanlar da yetiştiren bu 'unutulan vatan'daki soydaşlarımız da büyük bir azimle özgürlük ve bağımsızlık mücadelesi vermeye devam ediyor.
Biliyorsunuz, geçtiğimiz Eylül ayında ABD'de 'Sürgündeki Doğu Türkistan Hükümeti' kuruldu.
Neden Türkiye'de değil de Amerika'da?
Özellikle elektronik posta ile bize ulaşan çok sayıda okurumuz haklı olarak bu soruyu soruyor.
Merhum İsa Yusuf Alptekin'in 1991 yılında görüştüğü zamanın Başbakanı Süleyman Demirel, Başbakan Yardımcısı Erdal İnönü ve siyasi parti liderleri, Çin'in Doğu Türkistan'daki Türkler'i asimile etmesine izin vermeyeceklerini ve sorunu Birleşmiş Milletler'e taşıyacaklarını vaat etmişlerdi.
Doğu Türkistanlılar'a en büyük desteği Sekizinci *****hurbaşkanı merhum Turgut Özal vermiş, Mart 1992'de İsa Yusuf Alptekin'le görüştükten sonra, bağımsızlığını ilan etme sırasının Doğu Türkistan'a geldiğini söylemişti.
Türkiye'nin Doğu Türkistan politikası Çin'in baskısıyla 1996 yılından itibaren değişmeye başladı. Hatta 1999 yılında zamanın Başbakanı Mesut Yılmaz'ın devlet birimlerine gizli bir genelge yayınlayarak, Doğu Türkistan adına faaliyet gösteren vakıf ve dernek toplantılarının hiçbirine bakan ya da devlet görevlisinin kesinlikle katılmamasını istediğini biliyoruz.
Çin'in yoğun baskısı
İŞTE Türkiye'nin 1996 yılından itibaren o değişmeye başlayan Doğu Türkistan politikası AK Parti iktidarı döneminde de devam ediyor.
Oysa 1995 yılında İstanbul Sultanahmet Meydanı'ndaki parka Yusuf İsa Alptekin'in adının verilmesi nedeniyle yapılan törende konuşan zamanın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Alptekin'in 95 yıllık ömrünü sadece Doğu Türkistan için değil, bütün Türk Dünyası için harcadığını söylemişti.
Ancak, Çin'in yoğun baskısıyla 1996 yılında o parkın adının değiştirildiğini de unutmayalım.
Hızla gelişen ve geniş bir pazar haline gelen Çin'deki büyük ekonomik pastadan pay almaya çalışan Türkiye, ne olursa olsun, ülkesinde de 25 binden fazla Doğu Türkistanlı'nın yaşadığı gerçeğini ve Çin'in, Sincan Uygur Özerk Bölgesi'ndeki insan hakları ihlallerini uzun süre görmezlik yapamaz.
En eski Türk toprağı ve katıksız Türk yurdu sahipsiz mi kalacak?
S. Yüksel Cebeci /H.O. Tercüman
|
|
|
| |
|
|
| Giriş |
| Hala hesabınız yok mu? Hemen buradan açabilirsiniz. Kayıtlı bir kullanıcı olarak yorum ayarları ve isminizle yorum gönderme gibi birçok avantajlara sahip olacaksınız. |
|
|
|
| Haber Puanlama |
Ortalama Puan: 5
Toplam Oy: 6
|
|
|
Haber :
Üyeler :
Servisler :
İletişim :
Dökümantasyon :
