UNUTMA MİLLETİM
Tarih: 15.11.2005 Saat: 09:44
Konu: Sizden Gelenler



“ Şemdinli girişinde yaşları 9 ile 17 arasında değişen çocuklar, 'PKK-Apo-Kontrol' levhasında kimlik kontrolü yapıyor. Aslında ne PKK'lılar, ne de ellerinde silah var. Ama bir oyun tutturmuş, gidiyorlar. Şemdinli'de herkes gibi çocukların da kafası karışık... İlçe girişinde, geçen haftaya kadar "Dur Polis!" yazan tabela, artık "PKK-Apo-Kontrol" levhası". Levhanın sağ tarafındaki polis kulübesi yerle bir edilmiş. Adeta Irak ya da Filistin'i anımsatan bir manzara. Yanmış lastik ve kırılmış cam parçacıklarının başında nöbet tutan silahlı adamlar değil, küçücük çocuklar.”


Bugün SABAH gazetesinin okuyucuları gazetelerini aldıklarında yukarıdaki resim ve yandaki girişle başlayan uzunca bir haberle karşılaştılar. Haberin başlığı ise ÇOCUKLARIN TERÖR OYUNU idi. İnterneti takip edenlerde değişik başlıklar ama aynı fotoğraf ve aynı metinle bu konudan haberdar oldular. Şemdinli’ de üç gün önce yaşanan patlamadan sonra polis noktalarına ve hükümet binalarına saldıran vatan hainleri elektrik direklerini devirerek barikatlar kurmuş ve şehrin giriş çıkışlarını kontrol altına almışlardı. Öyle ki; yaralıları taşıyan ambulansları durduran bu gözü dönmüş it sürüsü bu ambulanslarda resmi görevli asker ya da polis olup olmadığını kontrol ediyorlardı. O yüzden asker ve polis yaralılarını zırhlı araçlarla taşımak zorunda kalmıştı..

Sabah gazetesinin muhabirine göre bu PKK-APO KONTROL NOKTASI yazılı pankartın başında bekleyen ve gelip geçen arabaları durdurarak kendince arama yapan şahıslar yaşları dokuz ve on yedi yaşlarında değişen çocuklardan başka bir şey değildi. Ne Apoculardı, ne PKK’ cı.. Sadece yaşananlardan kendilerine oyun çıkaran bir grup çocuktu onlar.. Savaş çocukları… Ne kadar trajik(!) ve ne kadar masum (!) bir sahne değil mi?

Ne dram ama..?

Öyle ya aynı basın değil miydi, Mardin Kızıltepe’ de 1,80 boyundaki Uğur KAYMAZ’ ı aylardır İlköğretim öğrencisi fotoğrafıyla zihinlere kazıyan ve işe giden masum baba ve suçsuz oğlu mizansenini çizen? Oysa evinden işine giden masum baba (!) ve minicik (!) 1.80 boyundaki ve 17 yaşındaki oğlunun bulunduğu araçta iki adet Kaleşnikov tüfek vardı ve o tüfekten görev yapan Özel Harekat Timlerine beş el ateş edilmişti.

Bu haberi yapan Sabah muhabiri bölgede 17 yaşındaki kızların 17 tane çocuk doğurduğunu bilmiyor herhalde…

Bu haberi yapan muhabir dağda çatır çatır Mehmetçiğe kurşun atan militanların yüzde altmışının 15-20 yaş arası gençler olduğunu bilmiyor herhalde…

Ve bu haberi yapan muhabir alemi aptal, milleti kör sanıyor herhalde..

Alemi aptal milleti kör zanneden sadece Sabah Gazetesinin bu muhabiri değil elbette. Olayların üzerinden geçen bunca zamandan sonra nihayet bir açıklama yapan İçişleri Bakanı’ da zor anlaşılan bozuk Türkçesiyle “Provokatörler amaçlarına ulaşamadılar” buyurmuş…

Yapmayın Allah aşkına komik oluyorsunuz…

• Üç gündür bölgede adamlar ellerinde Apo posterleri ile KATİL DEVLET sloganları atarak yürüyorlar;
• Katil çekirgeler gibi devlete ait araçları ve binaları tahrip ediyorlar;
• Devleti aleni olarak tehdit ediyorlar, şehrin giriş ve çıkışlarında PKK adına kontrol noktaları oluşturuyorlar;
• Devletin resmi görevlilerinin kimliklerini elden ele çoğaltıp dağıtarak deşifre ediyorlar ve örgütün dağ kadrosuna resmen hedef gösteriyorlar;
• Diyarbakır, Ağrı, Van, Adana, Mersin hülasa ülkenin pek çok yerinde üç renkli o tuvalet bezine benzeyen paçavra ile gösteriler yapıp, devleti temsil eden kolluk kuvvetlerine saldırıyorlar,
• Sözüm ona halkı sakinleştirmek adına yapılan konuşmalarda DEHAP denen ve PKK’ nın askerlik şubesi gibi çalışan siyasi partinin yöneticileri “ŞEMDİNLİ SALDIRILARINA VE KİRLİ DEVLETE KARŞI EN İYİ SAVAŞ METROPOLLERİ FRANSA’YA ÇEVİRMEKTİR” diyerek adres gösteriyorlar…
• Diyarbakır Belediye Başkanı olacak hain adam toplanan kitleye Türkçe Barıştan Demokrasiden söz ederken, Kürtçe olarak hesap sormaktan, savaştan, kandan söz ediyor..
• Vatan hainlerini çeşitli barolardan onlarca avukat savunurken ve bu mahkemelere yurt içinden ve yurt dışından onlarca gözlemci ve heyet katılırken, vatanı için kellesini koltuğuna, yüreğini avucuna almış yiğitler sahipsiz bırakılıp, kaderlerine terk ediliyor…
• Yetmiyormuş gibi mütareke basını tarafından açık kimlikleri ve fotoğrafları yayınlanarak deşifre ediliyor.


Ve tüm bunlar ayyuka çıkmışken İçişleri Bakanı çıkıp; “Provokasyon amacına ulaşmamıştır” diyebiliyor. Bu olay, ülkenin pek çok yerinde PKK ve APO posteri açan şerefsizlerin polise saldırmasına ve her türlü taşkınlığı yapmasına rağmen, polisin kılını kıpırdatmayışına istinaden akşam televizyonların ana haber bültenlerinde yapılan “Polisin sağduyusu hakim oldu, miting olaysız dağıldı” şeklindeki yorumlara benziyor..

Sahi, bizim yöneticilerimizin olayın ciddiyetini anlayıp, önlem almaları için bu şerefsizlerin ŞEMDİNLİ’ ye FEDERALİZM BAYRAĞI çekmeleri mi gerekiyor?






Bu haberin geldigi yer: Bozkurt NET
http://www.ulkuocagi.net

Bu haber icin adres:
http://www.ulkuocagi.net/modules.php?name=News&file=article&sid=2658